Babana bile güvenmeyeceksin!

İnsan sermayesi, tek tek insanların üretim kapasitelerinin ölçüsüdür. Bir ülkede ortalama insan sermayesi 10 ise, bir milyon kişinin insan sermayesi on milyon olur. Sosyal sermaye böyle değil. Tek kişinin sosyal sermayesi her zaman sıfır. On milyon kişi de tek tek ele alındıklarında yine sıfır... Robinson Crusoe'nun sosyal sermayesi, Cuma ortaya çıkıncaya kadar sıfırdır. Cuma'nınki de öyle. Sosyal sermaye bir araya geldiklerinde doğuyor. Toplum sermayesi toplum varsa var.

Demokrasi mafya ahlak kalkınma sosyal sermaye

Devamını Oku

Sayın Meral Akşener’e Açık Mektup

Bundan yaklaşık bir ay kadar önce yine buradan Ümit Özdağ'a bir açık mektup yayınlamıştım. O yazıda özetle, o dönem için geçerli olmak üzere, Ümit Özdağ hocanın neden Meral Akşener lehine adaylıktan çekilmesi üzerine bir takım fikirler ileri sürmüştüm. Yirmidört saatin bile siyaseten uzun olduğu bir ülkede, bir ay içerisinde çok olağanüstü hadiseler yaşandı. Milletimiz çok önemli bir sınavı atlarak, Fethullahçı terör çetesinin Türkiye'yi esir alma çılgınlığının önüne şimdilik bir set çekti. Ancak bu örgütün yapısı ve işleyişinden ötürü zorlu bir mücadele dönemi olacağı da aşikar. Bu aşamada, MHP içerisindeki değişim talebinin nasıl ve ne yönde olması gerektiği üzerinde ise soğuk kanlı olarak durmamız gerekmektedir. 

Önceki yazılarımı okuyanlar, 15 Temmuz öncesine kadar neden Meral Akşenir'in desteklenmesi gerektiği üzerinde durmaya çalıştığımı görebilirler. Esasen Türk Milliyetçiliğinin, MHP özelinde ilk görevi/sınavı Devlet Bahçeli'yi vakit kaybetmeksizin değiştirmek ve ardından hareketin potansiyeline ulaşabilmesi için süratle gerekli çalışmaları yapmaktır. Mevcut adaylar arasından yapılacak seçimde de ilk ve en önemli kriter değişimin hem delege, hem taban hem de halk kitleleri açısından en yüksek katılımla temsil edilmesini sağlamaktır. 15 Temmuz öncesine kadar hiç şüphe yok ki bu aday Meral Akşener'dir. Ancak 15 Temmuz sonrasındaki Türkiye'nin 15 Temmuz öncesiyle aynı olmadığını görmek ve bunun üzerine yeni bir oyun planı geliştirmek zorundayız.

Devamını Oku

15 TEMMUZ: BİR ABD/CEMAAT/NATO OPERASYONU VE MİLLÎ REFLEKS

Darbenin gündüz vakti saçma sapan bir saatte yapılması, girişimin duyulması üzerine erkene alındığıyla açıklandı. Yoksa darbeyi gece yaparsınız, sabah millet yeni bir güne, yeni bir Türkiye'ye uyanır.

15-16 temmuz 2016 günleri Türk milleti olarak bir darbe girişimine tanıklık etti. Darbe girşiminin -veyâ terör saldırısının- ilk saatlerinde birçok kişi olan bitene anlam veremezken en önemli bilinmeyen, darbenin kimler tarafından hangi amaçla yapıldığıydı. Kendine 'Yurtta Sulh Konseyi' adını veren bu cuntanın TRT aracılığıyla deklare ettiği darbe bildirisi, görünürde kemalist/ulusalcı bir etki bırakma amacında olsa da, bu bağlamda fazla renk vermiyordu. Nitekim bildiriye rağmen darbe girişiminin arkasında Fethullah Gülen Cemaati'nin/Paralel Yapı'nın olduğu açığa kavuştu.

Darbe girişiminin ilk saatlerinde, her ne kadar az da olsa, sırf AKP ve Recep Tayyip Erdoğan bertaraf edilecek diye sevinen, bu girişimi hoş karşılayan insanlar oldu. Bu durumun Ülkücü Hareket ve Türk milliyetçileri arasında başka cenahlara kıyasla daha az olduğunu iletmem gerek. Türk milliyetçileri milletin egemenliğini yok sayan herşeyin karşısındadır. 12 Eylül 1980 darbesiyle kolu kanadı kırılmış, maddî ve manevî açıdan çökertilmiş Ülkücü Hareket mensupları itidalli davranmıştır. Türk milliyetçilieri sırf AKP veyâ Recep Tayyip Erdoğan gidecek diye darbe girişimine sevinmediler, hoş karşılamadılar hatta AKP'liler kadar tepki koydular. Eğer askerin siyasette yeri olsa Alparslan Türkeş üniformasını çıkarmaz, çıkarmakta kararlı olmazdı. Kaldı ki, özellikle orta yaş ve üstü ülkücüler 12 Eylül'ü gördü ve yaşadı. İkinci bir 'Our boys have done it' vakasına Ülkücü Hareket'in sevinmesi zaten abes olurdu. Türk milliyetçileri darbelerin kimseyi dinlemeden kendi diktasını kurduğunu, bunu yaparken fütürsuzca ve sorumsuzca yaktığını ve yıktığını biliyor. 15 Temmuz gerçekleşecek olsa ne AKP, ne MHP ne de CHP kalacaktı. Kalan sadece Cemaat, Cemaat, devlet olacaktı. Yaşı ilerlemiş olan Fethullah Gülen, çok özlediğini ilettiği memleketine Humeynî gibi geri gelecekti. Sonrası onun insafına kalmış.

Devamını Oku

Telif Hakkı

© Yasin Sarı @ tahtaPod.com | Tüm hakları saklıdır.

SORUMLULUK KİMİNDİR

Diyor ki, "Durum ortadayken sen tutmuş halâ Hükümeti eleştiriyorsun. Zaman demokrasiye sahip çıkmak zamanı değil mi?"  Ben de diyorum ki, a be güzel kardeşim: Bok yiyen yemedi mi diyorum? Bok yiyenin siyasi sorumluluk anlamında kaşıkçısı kim, ben ona bakarım. Padişahlıkla yönetiliyor olsaydık iki yeniçerinin kellesini alır, iki vezire parmak atar, gerekirse sadrazamı sallandırırdık....

Devamını Oku

TARİHE DİPNOT

O kadar darbe karşıtı yiğitler ki 28 Şubat'ta Erbakan Hükümeti muhtırayı yiyince gemiyi ilk terkedenler onlar oldu ve "Yenilikçi Hareket"i başlattılar. O hareket evrildi, AKP oldu. O hareketin ABD derin devletinin düşünce kuruluşlarında ne konferanslar verdiği, Yahudi cemaatleri tarafından nasıl "Üstün Cesaret Ödülü" aldıkları tarih oldu ve unutuldu gitti. (İktidarlarında 28 Şubat'ın paş...

Devamını Oku

Durum Çok Ciddi

Facebook'da başkaları tarafından kendisi adına hesap açılarak paylaşımları ile memurluktan atılacağı, göz altına alınacağı gibi korkuya kapılan okumuş cahillerimiz var bizim.

Durum çok ciddi, yapmadığım paylaşımlar yüzünden ceza alma ihtimalim var. Tek profilimin bu olduğunu beyan eder, doğabilecek her türlü problemden Facebook sorumludur.

Evet arkadaşlar, bu ve buna benzer onlarca farklı troll açıklama türedi. Bizim insanımız da her seferinde detayını düşünmeden bir sazan edasıyla hemen bunu paylaştı. Bunu paylaşan insanların okumuş, tahsil görmüş insanlar olması da işin en ilginç yanı.

Duyuru içerisinde geçen bilmem ne bilmem ne sosyal ağlar bildirgesi tarzında bir tüzükten bahsediliyor. Bu tüzüğün, yasanın, bildirinin olup olmadığına dair kısa bir Google araştırması dahi yapmıyorlar. Oysa ki erinmeyip bu paylaşım içerisindeki bahsi geçen bildirge ismini işaretleyip sağ tıklasalar ve Google ile ara deseler anında bunun sahte bir haber olduğunu görecekler. Büyük haber siteleri bu konuyla ilgili sürekli haber yapıyor, çünkü insanımız sürekli her yeni olayda sazan gibi bu tarz paylaşımlara devam ediyor.

Nerden çıkıyor bu durum çok ciddi, yapmadığım bir paylaşımdan dolayı beni meslekten atabilirler mevzusu. Hatta tam bu cümleyi kurduğumuzda şöyle bir şey ifade etmek istiyorum. Memur olmayan kişilerin bile memurluk ile ilgili bu sahte paylaşımı yaptığını gördüm. Kardeşim sen zaten özel sektörde asgari maaşla çalışan adamsın, memurluktan seni yapmadığın bir paylaşım için nasıl atacaklar.

Devamını Oku

ŞİRK-ET DEVLET

Bayram vesilesiyle, depremden beri gitmediğim ata yurdu Erciş'te iki hafta geçirdim. Devletin, ne Türkiye Cumhuriyetinin bekasını düşünme bağlamında ne de yıkılmış bir şehri imar konusunda bir icraatıyla karşılaşmadım. Depremle yıkılmış bir şehir merkezinin kalıntısı 5 yılın sonunda aynen duruyordu. * * * Özür dilerim, abarttım. İktidar mensuplarının ve CB'nin her meydanda değindiği gibi...

Devamını Oku

DEMOKRASİ Mİ? OTOKRASİ Mİ? MONARŞİ Mİ?

devletyonetim

İki gündür darbelere karşı duruşumuzu göstererek, dünyaya vermiş olduğumuz demokrasi dersiyle bir kez daha dünya tarihine geçtik. Ne diyordu geçmişte, Sayın Cumhurbaşkanı; "demokrasi bizim için amaç değil araçtır. Demokrasi tren gibidir istediğimiz durağa geldiğinde ineriz" Yani; istediğimiz yerde iner, istediğimiz yerde bineriz. İki gündür o trenle yolculuğa devam ediyor, bakalım nereye...

Devamını Oku

‘MİLLİ İRADE’NİN FERASET ve BASİRET TUTULMASI

Böyle darbe veya darbe girişimi ne okudum, ne gördüm. Belli ki yapanlar ve yaptıranlar için yönetimi ele geçirme gibi bir hedef yoktu. Her şeyden önce darbe, kopya çekerken yakalanayım da okuldan atılayım gibi bir ergen mantığıyla yapılmaz. En fazla, kopya çekeyim de 100 alayım mantığıyla yapılır. Kopya çekerek de olsa 100 alan ise her zaman takdirle karşılanır. Hatta Anayasası %92 ile k...

Devamını Oku

 Galeri

 Blog Takvimi

Lütfen takvim görünümü hazırlanırken bekleyin