Böyle darbe veya darbe girişimi ne okudum, ne gördüm. Belli ki yapanlar ve yaptıranlar için yönetimi ele geçirme gibi bir hedef yoktu. Her şeyden önce darbe, kopya çekerken yakalanayım da okuldan atılayım gibi bir ergen mantığıyla yapılmaz. En fazla, kopya çekeyim de 100 alayım mantığıyla yapılır. Kopya çekerek de olsa 100 alan ise her zaman takdirle karşılanır. Hatta Anayasası %92 ile k...
15 Temmuz 2016 saat 23.00'da darbe yapıldığı haberini gördükten sonra tabi ki ben de başlangıçta çok şaşırdım ve bu herhangi bir senaryo olabilir mi diye düşündüm. Malum başkanlık sistemi, Suriyelilere vatandaşlık verilmesi gibi meselelerin sorunsuz gerçekleşebilmesi için uydurulmuş ve kurgulanmış olduğu ihtimali üzerinde durdum.Fakat haberleri izledikten ve aldığım bilgilerden sonra ol...
Alman Köylü Savaşı, 1524-1525 Muhteşem Devrim, 1688 Amerikan Devrimi, 1775-1783 Fransız Devrimi, 1789-1799 Ekim Devrimi, 1917 Alman Devrimi, 1918-1919 Prag Baharı, 1968 Barış Devrimi, 1989-1990 Polonya Devrimi (Solidarność), 1980-1990 Yukarda sıraladığım bu tarihi hadiseleri ve doğurdukları sonuçları tartışmaya açmak niyetinde değilim. Her ne kadar bazıları Türk tarihini yakından i...
HOYRATLAR
Yaralandım yatmadım, yaram tımar etmedim
Kerkük Türküsü
Çok niyetler tutmuştum hiç birine yetmedim
Nice zaman olmuştu, kendi bile farkında değildi. Güneş ne zaman başını uzatıp baksa, O da geçer penceresinin kenarına sevdiğinin yoldan geçişini beklerdi. Gün, onun simsiyah saçlarını okşar, gönlüne umut salar, biraz onla biraz bunla oyalar, öte taraftan sessizce çekip giderdi. Çok geçip gitti böyle güneş, kömür karası saçları ak yazmasıyla bir renk olmuştu. Ne yapsındı! Elbet bir gün gelir diye kendisini avutmaktan başka ne çaresi vardı ki! Elbette yarın sabah olduğunda, yine güneşle beraber, geçecekti penceresinin kenarına. Sevdanın bıkıp usanması olur muymuş, hangi yıl bir sevdayı eskitmek kudretine sahipmiş. Hiç olacak iş mi?
Emel Fuat annesini öylece camdan dışarı, boşluğa bakar gördükçe derin bir üzüntüye kapılıyordu. Kendisi de kimselere belli etmeden gelen giden var mı diye baksa da artık umutları tükenmek üzereydi. Oysa işte şuracıkta, pencerenin kenarındaki sedirde uyuyup kalmış annesi, gecenin zifiri karanlığı da basmış olsa, ay ışığı düşen ak yazmasıyla hâlâ çok umutlu görünüyordu. Küçücük yüreğini bir sızı kapladı, henüz on iki yaşındaydı. Beklemenin ne demek olduğunu biliyordu, kavuşmanın ne demek olduğunu ise hayâl bile edemiyordu.
Almanya 1981'den beri Almanya'da yaşıyorum. Türk'üm, Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşıyım. İlkokul, lise ve yüksek öğrenimimi Almanya'da yaptım. Almancayı anadilim gibi konuşuyorum. Sonradan Almanca öğrendiğim için gerek imla gerek gramer kurallarını bir çok Almandan daha iyi biliyorum. Dolaysıyla iş yerinde Alman iş arkadaşlarım bir çok zaman yazışmalarını bana gelir kontrol ettirirler.Fra...
Güneşin aşkıyla yandı kardelen
Evliyalar tuttu ak ellerini
Allah'ım kapına şehittir gelen
Ol Muhammed gibi sev güllerini
MHP'de muhaliflerin her girişimi, şu ana kadar genel merkez tarafından bertaraf edilmiş, boşa çıkarılmış görünüyor. Pek çok kimse için bu tesadüfi bir durum değil, aksine kuvvetle muhtemel bir sonuç. Bilhassa hukuki metinlerdeki boşluklar, yargının siyasallaşması, siyasi partiler kanununun demokratik olmayan yapısı, en başından genel merkezin elini güçlendiren silahlar. Muhalif isimlerin buna rağmen giriştikleri mücadele, her ne kadar meşru ve doğru ise de sonuç almaktan uzak bir mücadele yöntemi.
Aslında muhalifler bugün sonuç almaktan gittikçe uzaklaştıkları mücadelelerinde en büyük kaybı 1 Kasım gecesinde yaşadılar. Demokratik refleksleri gelişmiş ve günü okumasını bilen bir muhalif hareketin daha o gece sonuç almayı bilmesi gerekirdi. O gün alınamayan sonuç, kaçırılan tren, bir daha asla o kadar yakın bir ihtimal olamayabilir. O gece hesap kitap derdine düşmeden, bir refleks olarak bu reaksiyon gösterilebilirdi, ancak samimiyetsiz ve korkak siyasetçilerle, reisçilik oynayan reislerin beceriksizlikleri yüzünden bu fırsat kaçırıldı.
Nasıl hoşuma gidiyordu seni dinlerken söylediklerin,
Her konuşman bir umut,
Her sözün bir vaad,
Haykırışların vuslata isyan gibi...
Ya söz verişlerin...
Eski Yazı, Yeni Gündem... Sayın Devlet büyüklerimiz her zaman olduğu gibi son günlerde de siyasi deha ve merhamet duygularının nasıl büyük bir orantı ile birbirlerine alakadar olduklarını hepimize tekrar ispatladılar! Evet, söz konusu müstakbel 3 milyon yeni vatandaşmız... Nurtopu gibi 3 milyon nitelikli, yeni vatandaşımız daha olmasına ramak kala, ve gündemde bu vatandaşlarımıza TO...