Suspusken biçâre, zamansız yersiz
Dil nasıl anlatsın dil nasıl bizi?
Mızrabın değdiği sazdan habersiz
Tel nasıl anlatsın tel nasıl bizi?
Gönlün zühresinde bir garip ayet
Rabbinden mi kulundan mı muamma
Bu bir serencamdır değil şikayet
Pirler yüz çevirir sanki son dua
Telif Hakkı
© Emrah Birgül @ tahtaPod.com | Tüm hakları saklıdır.
Seni başka bir zaman, tanımış olmayı isterdim
Yüzüm güneşe dönükken mesela, kollarımla fezayı döndürürken
Öldürürken kederi ve hüznü, inatla gülümserken kavgaya
Yıkarken insanlığın onursuz barikatlarını, mertçe başkaldırırken, saygıyla inandığım Tanrı'ya...
Telif Hakkı
© Emrah Birgül @ tahtaPod.com | Tüm hakları saklıdır.
Öyle efkârlı bir anda yazdım bunu sana,
Okuduktan sonra çöpe at, üstünde fazla durma.
Ne bileyim işte… Dertleşmek mi istedim ne,
Bir sen anlarsın beni, eee davul bile dengi dengine…
Hayat dedikleri kısaymış günden,
Dostlarım demişti, inanmamıştım.
Her günün ziyası karaymış dünden,
Dostlarım demişti, inanmamıştım.