inanmak ayaklarımdaki kalmışlığa
ölmeden önce yaşamaya
elimdeki yanmışlığa inat
aklımda kalıcı sözler
gücüm unuttuklarıma inanmak
inanmak ayaklarımdaki kalmışlığa
ölmeden önce yaşamaya
elimdeki yanmışlığa inat
aklımda kalıcı sözler
gücüm unuttuklarıma inanmak
gönlümün kıyısına göçmen kuşlar konuyor
görüyor musun Leyla?
aklımda çağlarca büyüyen
bir hastalık kokusu
rüyalarım incinmiş biteviye
yaşıyorum yaşadıkça
ağırlaşıyor saatler gitgide
Bir küçük yavruyum, adımı bana
Sorarlar bilmem ki bilmem ki derim.
Olmayan evimi, çatımı bana
Sorarlar bilmem ki bilmem ki derim.
Bu gece yeniden yaramı deştim
Sızlayan damarda düşündüm seni.
Lambalar üşürken sokağa düştüm
Köşede, kenarda düşündüm seni.
İlyas Öztürk ağabey'e...
Bir türkü söylesek, bir türkü söylesek...
Kim bilirmiş ki kısmetini önceden,
Bir türlü söylesek, bir türlü söylesek...
© Nazmi Sancar Yıldırım
Nasıl anlatayım seni Alucra
İnsanın insanı duyduğu yersin.
Gül kokan dalında bülbüle icra
Geyiğin misk'ini yaydığı yersin.
Sorarsın sen bana bizim ülkeyi
Ülkede ne varsa yaşadık gördük.
Metreyle dolaştık yedi bölgeyi
Bölgede ne varsa yaşadık gördük.