gamzende eyleşir ritimsiz küsmeler
bize misafir olsana eylül
istersen en güzel şiirleri yazalım sana
hani bir çırpıda
kaybettiğimiz düşlere dair
kopan günlerin uğultusu takvimde
vur seslere vur
koynumda unutmuştur yaz ortasında
kışların uykusunu o titreyen uzun hava
bir ihtimalin gözünde o
bazı yaşların sakin kuytusudur
soğuktan geliyorum
düş düğümlerini yakan soğuktan
çoğalıyor gözlerimde perdeler
tam şu anda
adımlar atıyor koridor bin yıllık hırsla
zor bela dönüyor dünya başımla bir
bir ürkektir bir cesur -duydum
bütün ölümsüz şiirler
çocukların yakasına iliklenir
bir oyunda
şiirimi saklasın çocuklar
yüzümden dökülen bin parça
yağsın kar -uzun uzadıya say
gözlerim görmesin varsın
sevildiğinizi bilsem yeter bana
içimi yılmadan çeken dağlar
bir anlık hayali toplar ince sine
deliler ve diriler
döner durur yine aynada
çiçeklerle konuştuğun gibi konuş benimle
durma ha!
içtik sonuna kadar
ağlamaklı türkülerin telvesini topladı
ağlamanın yetmeği bir zaman
tahta masan sandalyen çiçeksiz de olsa
saksılar bîhaber bundan
bir de çocuklar giyerler üşüyerek
yalansız eldivenlerin hasını
iyisi mi sen sevgilim
çekme içine kibrin muammasını
gibiler şiiri esnetir derler
desinler
için gülüyor İstanbul gibi
gözlerinden anladım
bir resimdi annem eskimeyen
tuttu elimden bırakmadı
taktım şarkıları radyoya sesim son ses
ağırlığımca özne birikti benim yüzümden zamana
topallıyorum hüzün
yürüyorum karınca
duası kaldı
açılmış göğün bilmem kaçıncı katında