Cehaletten ve putperestlikten beslenen/beslenmiş ve bunu bir övünç kaynağı haline getirmiş NiFaK LOBİSİ "yurtta nefret, cihanda düşman" yaratmaya devam ediyor. Tamamen riya üzerine kurulu bir tarz-ı siyaset cari ki; muhtarların alkışlarından yönetim, Arabesk ve pop paçozluğundan sanat, özgür olunmadan da kılınacak namazı ibadet sayan haysiyetsizlerden ve fesli meczuplardan tarih felsefes...
Şu sağır yeryüzü işitmez beni,
A. Yağmur Tunalı
Feryadımı dokuz göğe söylerim...
17 Nisan tarihi sizler için belki sıradan bir gündü. Ama bizler için maalesef öyle olmadı. Uzun zamandır dert yandığımız, sizler için yetkili, bizler için amir konumunda olanların kulaklarını tıkadığı şiddet bizden bir can aldı. Biz Ersin'imizi, siz ise gülen bir yüzünüzü kaybettiniz. Ondan artık geriye kalan yakın çalışma arkadaşlarında ki hüzün ve kanlı doktor gömleği idi.
Gerçi siz doktor Ersin'i hiç yorgun görmediniz. O, tuttuğu 24 saatlik ve daha uzun nöbetlere rağmen sizleri hiç asık bir surat ile karşılamadı. Şahsına yapılan sözlü saldırıları hiç önemsemedi. Belki hastaneye gelirken yürek burkan bir haber almıştı ama çaresiz her şeyi burkulan yüreğinde yaşayacaktı.
Üretmek zorundaydı Doktor Ersin.
Formülü yok hasretin, ihanetin ilacını kimse bulamıyor
Sitare'm; Yokluğunun ağırlığı bilemezsin. En çok geceleri zor oluyor dayanmak. Susuyorum, sustuklarımı yazıyorum. Yazdıkça büyüyor hasretin, gelip yüreğimin üstüne oturuyor. Sen bensiz belki mutlusun ama bana sensizlik çok koyuyor. Hep kenarında duruyorum hayatın, korkuyorum sensizlik itecek gün gelince beni aşağıya. Kuşatılmış bir şehir gibi, senden görünmez duvarlarla sarılı dört bir yanım, üşüyorum. Bazı geceler yağmur başlıyor, çatıya düştükçe damlalar sesleri büyüyor, ürküyorum. Yanımda olsan, sarılsam, güven duysam, olmaz mı? Olmaz, biliyorum. Biz bir türlü olamıyoruz. Bizden daha büyük olan şey, neyse o, engelliyor ikimizi, birbirimize tutunamıyoruz şu mahzun gece yarılarında. Sarhoş kavisler çiziyor rüyalarım, bir sana, bir yalnızlığıma çarparak kabuslarla uyanıyorum.
Geniş ama zor bir yolda yürürken, bir anda bitiyor sokaklar, düşlerimde bile sana ulaşamıyorum. Sevgiye bir küçük yer açmak ne kadar zor, ne kadar yosun tutmuş ki kalplerimiz, üstüne basan kayıp düşüyor. Garip değil mi? Ateşi bulan, ampulü keşfeden, bilgisayarı icat eden insanoğlu, iş aşka gelince şaşıp kalıyor. Formülü yok hasretin, ihanetin ilacını kimse bulamıyor. Şarkılarda dillendiği gibi, doktorlar bu derde çare olamıyor.
Artık ideolojik ayrışmanın kaçınılmaz olduğu gerçeğini kabul etmemiz gerekiyor. Şimdi ülkücüler yol ayrımına geldi. Görünen o ki ya siyasi parti peşine takılıp davayı unutacağız ya da ülkücü kalabilmek adına yeni yol haritası çizeceğiz. İdeolojik yapılanma ile siyasi yapılanma örtüşmedigi zaman bugün yaşadığımız sorunlar başımıza gelmektedir. Ülkücü Türkçü hareket olarak bugünden i...
Murat Çalık - Millî İrade nedir ne değildir? * Millî irade milletini bölmek isteyenlere fırsat vermez... * Millî irade bölücü terörist pkk'lılarla kendi devletinin yöneticilerinin muhattap olmasına razı olmaz... * Millî irade önce cebim demez önce vatanım der. * Millî irade televizyon programlarına göre değil milletin menfaatine göre hareket eder. * Millî irade iç...
Düşün taşın öyle cevap ver bana
İkisi arasında fark var mı hiç
Şu Patizanlığı atın bir yana
İkisi arasında fark var mı hiç?
-Şimdi birlik zamanı!+Neden? -Vatan tehlikede.+Hmmm… Doğru, durum hiç iç açıcı değil. -Evet, onun için birlik olmamız gerek. Bir yandan pkk polisimizi, askerimizi sivilimizi öldürüyor.+Doğru! -Diğer yandan ülkede ışid cirit atıyor!+Doğru! -Ekonomi pamuk ipliğinde. Koptu, kopacak!+Doğru! -Ortadoğu ateş yuvası. Suriye'de oluk oluk kan akıyor. Suriyeliler hep bize sığınıyor.+Doğru! -Fe...
...BEN HESAP SORUYORUM!
Son 3 yıldır dolaylı olarak sorduğum tek bir soru vardı…
Özetle; Cemaat, Tarikat bilmemnelerine hiç bir zaman tamah etmedim, elimden geldiğince sözlü yada yazılı karşı çıktım...
1999 Gölcük depreminde Deniz Kuvvetlerinde o gece verilen resepsiyonu alçakça, haince Türkiye 'ye yayan yine aynı alacaklardı ki, bu TSK ' ya yapılan belki de ilk saldırıydı. O günlerde Cuma toplantıları adı altında yaptıkları yaygaralar sonucu kendilerine kendileri gibi bir siyasî ortam hazırlayan bu kitleye o günlerde de söyleyeceklerimizi söyledik...