Ortaokuldayken Tülin diye bir arkadaşım vardı. Bir gün, muhtemelen ilkokul 1 veya 2. Sınıf çocukları için yazılmış, resimli bir Almanca kitap getirmişti okula. Bol bol ayıcık resimleri olan bu kitaba baktık baktık… Bizim dilimiz İngilizceydi, hiçbir şey anlamadık. (İngilizce olsaydı, anlayacaktık sanki...) Resimlere bakarak hikayenin ne olduğunu tahmin etmeye çalıştık. Kitap bende kaldı....
Adamın biri, ilk defa gittiği küçük bir kasabada şaşkın şaşkın gezindikten sonra yol kenarında duran bir arabanın yanına sokulmuş ve arka koltukta tek başına oturan çocuğa: – Buraların yabancısıyım, demiş. Parkın hemen yanı başındaki fırını arıyorum, çok yakın olduğunu söylediler. Çocuk, arabanın penceresini iyice açtıktan sonra: – Ben de buraya ilk defa geliyorum, demi...
Biz öğretmenler, tatile girerken öğrencilerimize ve ailelerine pek çok tavsiyelerde bulunuruz. Söylemezsek olmazmış gibi... :) Sağ olsunlar, onlar da dikkate alırlar. Mademki böyle bir misyonumuz var, o halde sosyal medya ortamında da bu konudaki düşüncelerimi paylaşayım istedim. Çok fazla şey geçti aklımdan. Önce konu başlıkları yaptım. Her konu üzerinde düşündüm, baktım bütün bunları y...
Britanya Kraliyeti Hindistan'ı 1858'de Doğu Hindistan Şirketi'nden (East India Company) devraldı ve 1870 yılında Hindistan Britanya Kraliyetine resmen dahil edildiğinde Hindistan'da 600 civarı beylik varmış. Bunların bazıları Avrupa ülkeleri kadar büyük nüfusa sahipken örneğin en küçükleri olan Vijanoness'in toplam nüfusu 200 civarındaymış.
Sadece en büyük beyliklerin hükümdarları hangi dinin mensubu olduklarına göre krallar kralı, yani maharaja, navab (hindu) veya nizam (müslüman) ünvanına sahipmişler.
Hava ne karanlığa ne de gündüze gebeydi. Bir tarafta ay diğer taraftaysa güneş, hafif rüzgâr esintisi adeta onun saçını okşuyordu. Bir süre sonra güneşe doğru kanat çırpan Akdoğan'ı gördü. Büyüdü, nefeslendi, güç buldu beğenerek doğru kanat çırptı Güneşe ve pençesine taktı. Sonra yönünü Ay'a çevirdi. Ay'ı pençesine kattığı gibi uçmaya devam etti. Kendini geriye doğru çekti, Akdoğan bir ...
31 Mart'ta ülkemiz için çok önemli bir yerel seçim olacak. Çünkü bu yerel seçim sadece bir yerel seçim olmayacak. İktidarın halktan güvenoyu alma seçimi olacak. Bu yüzden seçimlere sadece belediye seçimi olarak bakmamak gerekir. Vatandaşlarımıza tavsiyem; Lütfen oy verirken partizanlık yapmayın. Yaşadığınız hayatın gerçeklerini düşünerek oy verin. Ailenizi düşünün. İşsiz kalan eşinizi dü...
İlyas Öztürk ağabey'e...
Bir türkü söylesek, bir türkü söylesek...
Kim bilirmiş ki kısmetini önceden,
Bir türlü söylesek, bir türlü söylesek...
Telif Hakkı
© Nazmi Sancar Yıldırım
Siyasetçiler neden öfke ile bağırırlar? Neden her sözlerini küfürle süslemek(!) zorundadır bu kişiler? Kendilerine karşı bir söz söylendiği anda sükûnetlerini kaybediyor bu insanlar niçin?30 dakikalık bir konuşmaya 130 hakaret içeren söz yerleştirmek hangi ruh halinin tezahürüdür? Oysa derdini anlatacak insanlar hemen yanı başındayken neden yüksek sesle konuşulur? Derdimizi dü...