Ey! Arif'e vefasızlık edenler,
O, ehl-i vatandı, ya siz kimsiniz,
Utanmadan kan davası güdenler,
O ter akıtandı, ya siz kimsiniz.
Yaşlı adam, sabah erken evinden çıkar, yolda ilerlerken, bir bisikletlinin çarpmasıyla yere yuvarlanır ve hafif yaralanır. Sokaktan geçenler yaşlı adamı hemen en yakın sağlık birimine ulaştırırlar. Hemşireler, önce pansuman yapar ve 'biraz beklemesini ve röntgen çekerek her hangi bir kırık veya çatlak olup olmadığını inceleyeceklerini söylerler. Yaşlı adam huzursuzlanmıştır; acelesi old...
Sen gidince yetim kaldık ozanım
Türk ağlıyor, sen toprakta, ben naçar
Haykırarak kutlu destan yazanım
Türk ağlıyor, sen toprakta, ben naçar
Bir Ölüm... Bir Cenaze... Bana o kadar şeyler öğretti ki...
İçimde biriken yaşlar gözümden dökülemese de şimdi klavyenin ucuna dökülecek belki de. Ne kadar uzak olsan da gerçekten Baba Yarısı diye bir duygu varmış. İşte bunu öğrendim. Mesafelerin kan bağını koparamayacak kadar güçlü olduğunu öğrendim.
Siz hiç boş bomboş bir hayat yaşadığınızı düşündüğünüz oldu mu? Benim olurdu ara ara... Bu dünyaya hiç bir şey bırakamadan gitmek. İsminin bir gün bir yerlerde kaybolması. Mezarının başında olur da denk gelirse belki biri bir Fatiha okur gibisinden... '
GÜLE GÜLE GIT GÜZEL INSAN Yazmak gelmiyor içimden. Bir yanım eksik. Kelime dağarcığım iflas etmiş durumda. Beynimde gamlı baykuş ötüyor. Bir yanım çorap söküğü gibi. Bir yanımda öfke patlaması yaşanıyor. Ve bu karmaşa içinde Ozan Arif Ağabeyim geliyor aklıma. Muhteşem bir veda. Muhteşem yiğitler topluluğu "helal olsun" diye inletiyor Samsun sokaklarını. Bır...
Tarihe bir not düşmek adına bu yazıyı kaleme alıyorum… 13 Şubat 2019 sabahı, saat 04:50 sularında vefat haberini aldığımız Ozan Arif bizi ilk ve son kez üzdü. Oğlu Mehmet Alp ağabey, Ozan Arif'in resmî sosyal medya hesabından acı haberi duyurdu. Sabah görür görmez şaşkınlık ve üzüntüyle iletinin altına yazdığım cümle "ne diyorsun sen ağabey?" oldu. Cenaze Samsun'da 16 Şubat 2019 Cumarte...
Uzun uzun yıllar.. Nasıl sürüklendi..? Nasıl geçip gitti? ..Anlayamadık. İnsan bir film gibi kayıverdi sona doğru. Dağda kardelenler baş verdi, miadını doldurdu. Karadeniz'de, Akdeniz'de tam kıyıdan başlayan mevsimsel şerit ki yüce tepelerin ucuna taşındı; orman gülleri yeşerdi, soldu. Ama bir şey vardı onursal düzeyiyle kimliğe, sınırsız hürriyete dokunan, çıktığı eşsiz minvalde soyut d...
Ozanca anmalı, Ozan'ı...
Yürüyüp toprağımın bağrına,
Mûkaddes düşü, var kıl Ozanım…
Devâ olsun da gönül ağrına,
Cennet ırmağına dal Ozanım…
Telif Hakkı
© Nazmi Sancar Yıldırım