BABAMIN GİDİŞİ (2)

Yoğun bakıma bilinci açık, konuşarak ve fakat nefes alma sıkıntısı ile beraber alınan babamın kısa bir süre sonra "entübe" olduğunu öğrendik. Babamın kimlik kartını alıp, e-devlet üzerinden yeni bir şifre oluşturup e-nabız sisteminden tahlil değerlerini takip etmeye başladım.

Plazma tedavisi uygulanıyor…

Aynı zamanda böbrekler üre atamadığı ve yeterince vazife yapamadığı için diyaliz alma durumu baş gösterdi. İlk diyaliz 2,5 saat iken, diğer diyalizlerin 4 saati bulduğu bilgisi alıyorum.

Tahlil değerleri karışmaya başladı…

Mesela, Kreatin Kinaz (CK) normal değer aralığı 0-171 aralığında olması gerekirken,

27 Ekim'de 414'e fırlıyor, sonra 28 Ekim'de 267'ye düşüyor, 29 Ekim'de normal aralığa ulaşıp 150'ye geliyor.

31 Ekim itibariyle 150'den değer bir anda 400'lere geri çıkıyor, 2 Kasım (yani vefatından 1 gün önce) 708'lere fırlıyor.

Kan Üre Azotu (BUN) normal değer aralığı 17-43 aralığında olması gerekirken,

25 Ekim'de 54,0 ile başlayan değer, yükselerek 291,1'i buluyor.

Değerler altüst oluyor. Ve tabi bizim bünye de!

Durum kötüye gidiyor ve ben bir şey yapamıyorum. Elimden gelen maalesef hiçbir şey yok.

İş doktorların, sağlık personelinin vicdanına ve elbette Allah'ın takdirine bağlı.

İçim içimi yiyor, kötü giden değerleri annemle paylaşamıyorum. Onda da tansiyon hastalığı var.

Sorulduğunda durumun orta halli olduğu, fakat riskin devam ettiğini ifade eden beyanlar veriyorum.

Gidiyor, hastanede yatıyor. Orada bir şeyler yiyip, kahve/çay ayakta durmaya çalışıyorum.

Kardeşim ve birkaç kişi haricinde paylaşmadığım tahlil bilgileri ve doktorlardan aldığım bilgileri gizliyorum. Çevremde üzüntü verici başka bir problem istemediğim için belki de... Bilemiyorum.

Tarih 30 Ekim'e vardığında, çevremdeki birkaç aile dostuma "durumun iyiye gitmediğini, şayet birkaç gün içerisinde gizliden takip ettiğim tahlil sonuçlarının normal değerlere ulaşamaması halinde kötü bir haberin an meselesi olduğunu" ifade ediyorum.

2 Kasım akşamı yaptığım hastane ziyaretinde, babamla o gece ilgilenecek olan hemşire bir ahbabımızdan endişelerimi doğrular bazı bilgiler alıyorum. Hiç yoktan çıkan bir böbrek problemiyle karşı karşıya olduğumuz ve böbreklerin yeterli vazifeyi yapamaması sebebiyle, diğer organ ve hayat kaynaklarına engel olan bir durumu görerek dua ediyorum "diyaliz hastası olsa da yaşasa Allah'ım…"

O gece ızdırabım doruklara ulaşıyor. Sabahı zor ediyorum. Ve 3 Kasım sabahı 07:15'te telefonum acı acı çalıyor.

...DEVAM EDECEK...

Serhat KAHRAMAN / 01.12.2020

×
Yayınımıza abone olun

Sayfamızda yayımlanan yazıları kaçırmamanız için yayınımıza abone olun.
Aboneliğinizi istediğiniz zaman sonlandırabilirsiniz.

KARAKTER AŞINMASI VE...
YEŞİL REÇETE GEREKECEK

İlgili İletiler

 

 Galeri

 Blog Takvimi

Lütfen takvim görünümü hazırlanırken bekleyin