SIYASAL ISLAM VE YENI PARTİLER

​YANILIYORSUNUZ (SİYASAL ISLÂM veya YENI PARTİLER)

" Çin milletinin sözü tatlı,ipek kumaşı yumuşak imiş. tatlı sözle, yumuşak ipek kumaşla aldatıp uzak milleti öylece yaklastırırmış. yaklaştırıp konduktan sonra, kötü şeyleri o zaman düşünürmüş. (...) iyi bilgili insanı, iyi cesur insanı yürütmezmiş. bir insan yanilsa, kabilesi milleti, akrabasına kadar barındırmazmış. tatlı sözüne, yumusak ipek kumasina aldanip çok çok, türk milleti, öldün;türk milleti, öleceksin! " TÜRK BILGE KAĞAN

Siyasal İslam konusunda ya bilerek yalan söylüyorsunuz ya da yanılıyorsunuz. Ben ikincisi olsun temenni ediyorum. Çünkü birincisi seçeneğin ucu ihanete çıkar dava adına Türklük adına.

YANILIYORSUNUZ!

Siyasal İslam asla çizgisinden taviz vermez. Sadece veriyormuş gibi yapar temiz insanlar da bunu yutar. Unutmayalım ki siyasal İslam'ın kapitalizmle, emperyalizmle hiçbir sorunu yoktur olmamıştır. Kapitalist sisteme karşı gelmezler özünde. Kapitalist sistem onların her anlamda can suyudur. Türkiye'de veya dünyada ister 'ılımlı' ister 'radikal' İslamcılar kapitalist sisteme itirazda bulunmamakta ve bu sistemi kendilerine en yakın sistem olarak görmektedir. Bakın siyasal Islam anlayışının ortaya koyduğu temel düşünce ümmetciliktir. Bu nokta önemlidir. Çünkü biz de ümmetçilik anlayışının temelini Arap seviciliği oluşturur. Lakin ortada küçük bir sorun vardır. Onların bu görüşüne hangi Arap ülkesi bağlanacak? Ortada olan bir gerçek bir çok Arap devleti ABD ile müttefiktir, ondan silah almakta, dolarla iş yapmakta ve petrol fiyatları konusunda onun belirleyici olmasına itiraz etmemektedir. Bu mudur ümmet anlayışı? Bu nasıl bir ümmet ki ABD gibi kapitalizmin babası bir ülke ile kucak kucağa? Diğer tarafta 'ılımlı' olanlar ise kapitalist sistemin nimetlerinden sonuna kadar faydalanmaktadır. Aslında düşman gibi görünen ABD onlar için dost ve müttefik bir ülkedir. Siyasal İslamcı bu kafa ekonomik olarak böyleyken milliyet ve millet konusunda da emperyalist bir çizgide bulunur. Onlar millet ve milliyetçilik kavramlarına en acımasız hücumları çekinmeden yapar. Onlara göre -özellikle ülkemizde- en büyük sorun milliyetçiliktir. Bakın Türkçülük bile demiyorum.

Siyasal İslam kazanmak için her yolu mübah sayan bir anlayıştır. Bu anlayış ticaretten siyasete her alan için geçerlidir. Dışı yeşil içi kızıl bir anlayıştır siyasal İslamcı olmak. Çok olsa içinin rengi pembeye dışı da açık yeşile dönüşebilir bazen ama sonuç değişmez. Şimdi içi biraz pembeleşince bizimkiler başladı nara atmaya. Bakın bizim çizgimize geldiler diye bir hava bir hava sorma gitsin. Bırakın başkalarını sizin çizgiye getirmeyi de siz çizginizi kaybetmeyin yeter.

Siyasal Islâm anlayışını Türklük ile birleştirmek işte bu özelliklerinden dolayı imkansızdır.

Onlar Türklük kavramına ezelden ebede karşı olacaktır. Bu fıtrattır kolay kolay değişmez. Siyasal İslamcı anlayış ile Türk milliyetçiliği hareketinin ortak noktası siysal olarak bulunamaz. Bu sosyal ve tarihi bir gerçektir. Şimdi bu gerçeği değiştirmeye kalkmak Türkçü harekete karşı durmaktır.

Ister adı DEVA olsun ister GELECEK değişen bir şey olmaz. Yeni kurulan partiler içinde yer alarak orada Türkçülük milliyetçilik yapmak prensin kurbağayı öpmesi ile kurbağanın prenses olması gibidir.

Uyanık olunuz.

Tatlı dile yumuşak koltuğa kaldığınız gün ÖLECEKSİNİZ YOK OLACAKSINIZ. Emoeryal guclerin de hedefi bu değil mi? Özüne dön BÖLGE KAĞAN ne diyor dinle.

Esen kalın.

Doğan Ay