Sınırın hikayesi muhafızken elimde
Aşkının surlarına kavuşurum sevgilim.
Nefsinin düğümleri hecelenir dilimde
Gönlünün sırlarına kavuşurum sevgilim.
Neyin var diyordum patladı birden
Barutun ucunda durdu bir ara.
Kaldırdı ansızın kendini yerden
Başını duvara vurdu bir ara.
Yürürken koluna giren olmadı
Yıkıldı köşede, gören olmadı
Çektiği çilenin günü dolmadı
Ağladı ağladı, bir gün gülmedi
Ağladı, yaşını kimse silmedi.
Rest çekerek yanlış hesap, tartıya
Başımızdan git demişiz, hamdolsun!
Hakk yolunda adalete, kadıya
Borcumuzu ödemişiz, hamdolsun!
Mürekkep yazsa da hayallerimi
Mektupsuz bıraktı pullar Aslıhan.
Kıstırdı köşeye bülbüllerimi
Lâl edip bıraktı yıllar Aslıhan.
Uyan artık sevgilim, gün öğleyi devirdi
Vakit batıya doğru yol alıyor Gülnaz'ım.
Ayçiçekler yüzünü bir morluğa çevirdi
Aydınlığın gölgesi kısalıyor Gülnaz'ım.
Tarlamız yok, suyumuz yok
Gömülecek kuyumuz yok
Hükümette dayımız yok
Koru bizi ey Allah'ım!
Nasıl bir soğuktu, tarif edilmez
İki bin dokuzda donduk Maraş'ım.
Git desen nârına artık gidilmez
Yürek çıplak iken yandık Maraş'ım.