Değişmez sandığım bu katı töre
Eğer mi bendeki sureti yere
Dışımdan aldığım bilgiye göre
Yüreğim, benliğim, içim sendedir.
Suçlamadım seni hiç ihtirasla,
Böyle güzel olman senin suçun mu?
Tanrının sunduğu bir iltimasla,
Bana özel olman senin suçun mu?
Yalnızlar deminde bir efkâr vakti,
Gönlüm yine seni sordu bu gece.
Unuttu seninle kestiği akti,
Uygunsuz hayaller kurdu bu gece.
Evet, sanadır sözüm. Dinle, üstüne alın!
Önüme dikilsen de Mihrinaz değilsin sen.
Dur! Anlatayım sana; Açık, sade ve yalın,
Sebebini bil sen de, Mihrinaz değilsin sen.
Sevda yelkenime seni dokudum,
İlmek ilmek nakışında sen varsın,
Sana şiir diye seni okudum,
Her mısranın akışında sen varsın.
Küçücük bir çocuktum etrafta emekleyen,
Bir gün ayağa kalktım, rafta sen duruyordun.
Işıl ışıl parlayıp sahibini bekleyen,
Nadide elmas gibi kaf'ta sen duruyordun.
Telif Hakkı
© Kaan Özaslan @ tahtaPod.com | Tüm hakları saklıdır.
Tekrar yabancı bir film önerisiyle geldim. Elbette ki zevkler, tercihler ve yönelimlerin farklılığını gözettiğim gerçek(ler) üzerinden hareket etmeye çalıştım. Mutlaktır ki "her ürünün bir alıcısı vardır" mantığını da işin içine katarak hissettiklerimi ince nüanslarla aktarmayı denedim. Bu kez karakter(ler)in adını belirtmeden, filmin konusu üzerinden direkt bilgi vermeden filmi izledikt...
Seni sana anlatmak istedim bu gece…
Bil istedim yüreğimdeki seni…
Sen kalbimde öyle bir sensin ki…
Bir gülüşünle güller açıyor aşk bahçelerimde
Gözlerin güneşim… Dudakların suyum… Kokun havam
Her an, sana muhtacım tüm benliğimde…
Telif Hakkı
© Kaan Özaslan @ tahtaPod.com | Tüm hakları saklıdır.