Sanki bir melekti, gördüm düşümde,
"Benimle gel!" dedim, gelemem dedi.
Ellerini tutup iç çekişimde,
"Yanımda kal!" dedim, kalamam dedi.
Dini bilmez dinciler,
Yalanda birinciler,
Döküp döküp inciler,
Kendine inandırdı,
İnsanları kandırdı.
İlhamım, efkarım sana ayarlı,
Bilgim yok saatin kaç olduğundan.
Şiirler yazarım yaren'li, yar'lı,
Habersiz, sevmenin suç olduğundan.
Kaşına, gözüne şiirler yazdım,
Sanma ki; muradım göz'dü Mihrinaz.
Gözün ardındaki manayı sezdim,
Yazdıklarım bile az'dı Mihrinaz.
Gönül! Fazla değer biçme boşuna,
Perişan olursun müflis sarraftan,
Aldığın karşılık gitmez hoşuna,
Mücevherler döksen çıkarıp raftan,
Aldırma! Ne anlar eşek hoşaftan!
Sen olmasan halim nice olurdu?
Görmezdim her gece düş diye seni.
Üç beş damla daha bende kalırdı,
Dökmezdim gözümden yaş diye seni.
Bakmayın siz neşeli, kedersiz durduğuma,
Dertlerim arkasında saklı sır duvarının.
Şiirlerle söyleşip hayaller kurduğuma,
Ne bugünün tadı var, ne umudu yarının.
Fırtınada uçup savrulan yaprak,
Ömrünce dalından kalırmış ırak,
Issız bir dağ başı olur son durak
Başta taç olsa da evveliyatı,
Çözemedim gitti ben bu hayatı.