GENÇ KARDEŞİME MEKTUP

Sevgili Genç Kardeşim, bu satırları okur musun, okursan da önemser misin bilmem.  Açıkcası ne okuyacağını, ne de (şimdilik) önemseyeceğini sanmıyorum.  Ben özellikle sana hitab etmek istiyorum.  Etrafında ‚Reis' diye adlandırdıklarına, veya o ‚Reislerin' her lafına sorgusuz sualsiz itaat eden ve böyle bir davranışı da gurur duyulacak bir halt zannedenlere değil. En bü...

Devamını Oku

Ülkücü Camia da sulandırılan bir değer "REİS"

​Kongre sürecindeki belirsizlikleri, "Hain miyiz? Değil miyiz?", "Trende miyiz? değil miyiz?" tartışmaları ve bunlara son olarak eklenen alternatif bayramlaşma polemiklerini değerlendirirken aslında yazmamız gerekenin Ülkücü fikriyatımızın yozlaşan değerleri olduğunu fark ettim. Sosyal ağlar üzerinden toplumun bir çok noktasına temas edebilmemiz kanaat ve tespitlerimizi çok daha hızlı yapabilmemizi sağlıyor.

Devamını Oku

NEDEN YAKTINIZ ONLARI?


Katliamdan bir kaç gün önce Edebiyat öğretmeni/yazar Lütfiye Aydın ve çekimleri yapacak ekibin yönetmeni Fatih abiyle Lütfiye annenin odasında ''ben de geleceğim banane'' yaygarası kopardığım da bir çocuğun eline şeker verir gibi ''hı, hı tamam, sen de geleceksin'' dediklerinden sonra çıktım odadan.. Lütfiye anne ben odadan çıktıktan sonra ''götürmeyin bu çocuğu'' demiş, çok sonra öğrendim. 

Aradan 23 yıl geçti.
Ya 23 yaşımdayım ya da yaralarımın üzerinden 23 yıl geçti.
Yara işte, her yıl aynı yer yeniden acıyor...

Ankara Gata hastahanesinin yanık merkezinde cam kaplı koridordan gördüğüm iki insan Lütfiye Aydın ve eşi avukat Can Aydın..
Bilmem siyasi görüşlerini,
Nereli olduğunu da hiç merak etmedim,
Etnik kökenden de anlamazdım ki o yıllarda,
Bana göre iyi insan, kötü insan vardı hep..

Konuşamadım da zaten, yanımda olan Betül abla'ya ''ona iyi bakın'' dediğini öğrendim oradan ayrıldıktan sonra.

Devamını Oku

MUHALİFLERE DE MUHALİFİZ!

Elimizde bir partimiz var...

Hataları var mı, evet var.

Mensubu olduğumuz partiye muhalefet etmemizin başlıca 2 önemli nedeni vardı;

  1. 14 yıllık bölücü, fitneci, hain bir iktidara, elinde sıkı gerekçeleri olmasına rağmen muhalefet yap[a]maması,
  2. Kendinden olanlara karşı yapmış olduğu haksız uygulamalardı...


Muhalefet son bir haftaya kadar ciddi bir rüzgar almıştı aslında arkasına fakat bu süreç devam ederken konunun içine fiziksel olarak dahil olmayan bir kısım insanlar muhaliflere de çemberi genişletme konusunda sürekli çağrılar yaptı. Onlar daha Tüzük kurultayında bile ''önce ben'' diyerek taraftarlık yapmaya başlayınca kafalarda soru işaretleri oluşmaya başladı. Aylardır sosyal medya hesabımda sadece bunu dile getirdim.. Muhalefet de 2'ye ayrılır...


Devamını Oku

HİÇ ANLAMADINIZ

Birol Özsoy. Aydın'ın Bozdoğan ilçesinde Milliyetçi Hareket Partisi Başkan'ı. 

Yıllarca astsubay olarak Türk devletine hizmet verdikten sonra, huzurlu bir emekli hayatı sürmek üzere memleketine gelmiş. 

Bu arada bir Türk milliyetçisi olarak Partisi'ne katkı vermek istemiş. Önceleri ilçe Başkan'ı olması için yapılan teklifleri geri çevirirken, sonra çaresiz görevi kabul etmiş.

Devamını Oku

ADAM İZİNDEYİZ!...

Şimdi Birlik Zamanı Hepmizin canı acıdı. Ülkemizde refahımıza, sulhumuza ve canımıza saldırı düzenlenmeden ay geçmiyor.Şimdi acımızla hükümetimize sinirlenerek deşarj olma ihtiyacı duyabiliriz. Ama zaman birklik ve dirlik zamanı. Mutedil olmak gerek!​Soruyorum size, kim şimdiye kadar bunlar kadar, mesela Sayın Cumhurbaşkanı'mız kadar bu onurlu ve gururlu(!) teröristlerle savaştı? Elinden...

Devamını Oku

DOST MU, DÜŞMAN MI?

Bunun üzerine bir soğuk  cola içilir. ​1994 yılında İstanbul Belediye Başkanı oldu. Erbakan hoca ile sıkı dostluk münasebeti vardı. Hoca'nın en gözde öğrencisiydi. Hoca bu dostluğun bedelini çok ağır ödedi. Partisi yok oldu. Son konuşmalarında Erbakan Hoca "Milli gömleği çıkartıp, Haham gömleği giymişsin, sana çok yakışmış Tayyiiip" diye veryansın ediyordu. Erbakan hoca kahrınd...

Devamını Oku

Genel Başkan Adaylarına Dair

MHP icerisinde 1 Kasım'dan sonra gelişen muhalif hareket hala bir sonuç alabilmiş değil. 7-8 ay gibi uzunca bir süredir devam eden bu mücadelenin bir takım yan etkileri de görülüyor. Biraz bu yan etkilere değinmekte fayda görüyorum. 

19 Haziran kongresinin hemen öncesinde muhalif adaylar arasında başlayan birbirini suçlamalar, 24 Haziran tarihli tedbir kararı sonrası artmışa benziyor. Özellikle Sİnan Oğan ve Koray Aydın cephesinden Meral Akşener ve ekibine yönelik olarak geliştirilen suçlamalar meselenin ciddiyetini ve önemini gösteriyor. Oğan ve Aydın'ın henüz kongre salonundayken bu kararların iptal edilebileceğine ilişkin söylemleri ile nereye varmak istediklerini açıklamaları gerekiyor. Balgat yönetiminin her hal ve şartta bu Kongre sonucunu mahkemeye götüreceğini bilmelerine karşılık, bu adayların genel merkezin elini kuvvetlendirecek açıklamalara imza atmaları şimdiye kadar ortaya koydukları mücadeleye aykırı olmuştur.

Devamını Oku

NEDEN 10 TEMMUZ?...

Dün sosyal medya hesabımdan 10 Temmuz'un neden kabul edildiğine dair bir soru sordum ama cevap alamadım. Sorduğum soruya cevap vermektense tüzükte bir değil bir kaç maddenin değiştiğine dair yorumlar geldi.  Evvela şunu söylemek istiyorum. Balgat ve Saray bu 19 Haziran kurultayında alınan kararların durdurulmasını öyle veya böye yapacaktı. Bir kaç madde değil, baştan söylenildiği gi...

Devamını Oku

 Galeri

 Blog Takvimi

Lütfen takvim görünümü hazırlanırken bekleyin