By A. Yağmur Tunalı on Salı, 08 Eylül 2020
Category: Siyaset

KÜRT MESELESİ

Bu ne demektir?
Bilen varsa beri gelsin ve lütfen bana izah etsin!
Durmuş oturmuş bir ülkede, hele millî devlette şu veya bu etnik mesele yoktur.
Herkes vatandaştır ve birbirine eşittir.
Azınlık hakları dışında bir ayrılık yoktur.
Alt kimlikler elbette vardır.
Etnik aidiyetler meslekler gibi, kadın-erkek oluşumuz gibi yaşanır.
Üst kimlikle yarışa sokulmaz.

Etnik problem çıkmışsa orada vatan ve vatandaşlık tehlikeye girer.

Yanisi şudur.
Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına göre hepimiz Türküz.
Bu kimlik tektir, eşi ve eşiti yoktur.
Almanya'da her vatandaşın Alman olduğu gibi.
Fransa'da her vatandaşın Fransız olduğu gibi.
Amerika'da her vatandaşın Amerikan olduğu gibi.
Bunu hiçbir ülke tartışmaz, tartıştırmaz.

Yalnız benim güzel ülkemde baştakiler dahil mozaik vatandaşlık teorisi her gün ağızlardadır.
Dünyanın hiçbir normal ülkesinde, hiçbir Başkan, Başbakan, Bakan, bürokrat çıkıp da bu ülkede şunlar şunlar yaşıyor diye binlerce kere nutuk atmaz, atamaz.
Apaçık bölücülüktür.

Bu sözlerim yaşadığımız terör gerçeğini inkar değildir.
Ayrılıkçılığı görmezlik değildir.
Bunlara koyduğumuz adın yanlışlığına dikkat çekiyorum.
PKK-PYD-HDP kendi varlık sebebini bu ayrılık üzerine kurmuş olabilir.
Ben bunu doğru anlayıp değerlendirmek zorundayım.
Apaçık anlamazsak şimdiki gibi körlük oluşur ve o problemi çıkaranlar durmadan mesafe alırlar.
Nitekim öyle oluyor.

Bunlar "Kürt sorunu" derken neden bahsediyorlar iyi anlamak lazımdır.
Eşit vatandaşlıktan bahsetmiyorlar.
Bu zaten vardır.
Durum açık:"Biz egemenliği paylaşacağız" demek istiyorlar.
Önce eski Yugoslavya'daki gibi federasyon istiyorlar.
Bundan sonra da "Ayrı bir devlet kuracağız" diyorlar.
"Türklük de bizimle aynıdır, hakimiyetin ortağıyız" diyorlar.
Türklüğü de etnisiteye indirgiyor ve eşitliyorlar.
En hafif şekliyle böyledir.

Yıllar yılı bütün ekranlarda, sözüm ona profesörlerin, okumuşların, siyasilerin şom ağızlarında bu tabir geziyor.
Ne dediğini bilmezler ülkeyi işgal etmiş gibi.
Manzara budur.

Artık soralım:
Ne demek istiyorsunuz?
Açık söyleyin!
"Kürt sorunu" diyen ve çözmekten bahseden neden bahsettiğini söylemelidir.
Bu ne manaya geldiği bilinmez laflarla yıllarımızı kaybettik.
Kafalarımız karıştı, bölündü.
Sade vatandaş da "Demek ayrıymışız..." noktasına çekildi.
Kimin ne olduğu kimseyi rahatsız etmezken veya ilgilendirmezken herkes birbirine şüpheyle bakar oldu.
Bunu biz yaptık, yapıyoruz.

Artık uyanalım!
Bu tabirleri kullananlara ne dediğini ısrarla soralım.
Neyin ne idiğini bilelim.
Ona göre karar verelim.
Yoksa kendine Kürt diyen vatandaş da başka isimlerle anan da kendini mecburen ana gövdeden ayrı hissetmeye başlayacak -başladı bile- işimiz zorlaşacak.
"Ben de Kürdüm, demek ki ayrıyım.. ve bana zulmediliyor(muş).." diyecek.
Yıllardır bunu dedirtmek için uğraşıyoruz.

Yaşadığım pek çok durum ve olay var.
Biri şudur: Davulcu Bayram, Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı'nın şölenlerinde Turan Türküleri söylerdi. Yıllarca böyleydi. derken açılım bölücülüğü açıldı.  Bayram, yine şölende çalıyordu. Yalnız eski heyecanı yoktu. Bir gece, iki kadeh atınca sallana sallana yanıma geldi "Yağmur Abi, biz romanız, haklarımız var.." dedi.
"Nedir Bayram? Benden senin farkın ne? Eksik varsa tamamlayalım.." dedim.
"Devlet adamları söylüyor Abi.. demek ki verilmeyen hakkım varmış.." dedi.
Sonra dediklerini düşünmüş olmalı ki " Abi biz yine beraberiz.." dedi.
Böyle demesi kafasındaki soru işaretinin kaybolduğunu göstermiyordu.
İçine kurt düşmüştü.
Ona bunu dedirten o "açılım illeti" hepimizin huzurunu, tadını tuzunu kaçırdı.
Halbuki Bayram'a bunu Amerika ne yapsa dedirtemezdi.
Buna cür'et eden davulunun tokmağını alnının ortasına yerdi.
Bu duyguyu kaybettik.

Açık konuşacağım:
"Kürt Sorunu", ondan sonra "Kürt siyaseti", "Kürt seçmen" diyen ya ahmaktır, ya gafildir, ya haindir.
Türkiye'nin bütünlüğü açısından bu sözlerin başka türlü anlaşılması mümkün değildir.

Yalnız şuna varım:
"Ben ayrıyım" diyen de desin.
"Ayrı bir devlet olacağım" diyen de desin.
"Federasyon istiyorum, çünkü ben ayrıyım." diyen de desin.
Bunu demek istediklerini bilelim.
Böyle yıllardır kafamızı "sorun" diyerek şişirmelerinden ve kandırmalarından, bozmalarından, karıştırmalarından iyidir.

Artık kimse karnından konuşmasın!
Her ağzını açtığında "36 etnik grup var" diyen siyasetçi de "sorun"dan bahsedenler de asıl niyetlerini belli etsinler.

Yetti artık!
Yetsin artık!

"Sorun" varsa çözelim.
Hepimiz için çözelim.
Ancak.. "Ayrı dil, ayrı mektep.." filan dendiğinde iş değişir.
Bunların nereye varacağı bellidir.
İsteyen istesin, anlayalım.
Bilelim, anlayalım, ve ona göre davranalım.

Netice itibariyle kanaatim kesindir.
Bunları bilerek "Kürt sorunu" diyen bizden değildir.
Bölücüdür ve Türk-Türkiye dostu değildir.
İsterse bizi yönetenler arasında olsun, böyledir.

Related Posts

Leave Comments