By Okan Kilit on Çarşamba, 07 Aralık 2016
Category: Şiir

Aşıkların Aşkına

Derde düşen yüreğim Rabbine şiir sunar
"Hay" deyi yandım güzel, aşıkların aşkına
Tanrı sevdiği kulu bin bir çileyle sınar
"Vay" deyi yandım güzel, aşıkların aşkına

Kırk çeşit yokluk serdim, sofram tamahkâr aza
Aç karnına cenk ettim Pir Sultan geldi söze
Urgana boyun sundum ulaşmak için öze
"Soy" deyi yandım güzel, aşıkların aşkına

Beşik tabuta gebe, ölümü soran var mı?
Uzun ince yolları sırtına vuran var mı?
Aşık Veysel'im gibi bakmadan gören var mı?
"Say" deyi yandım güzel, aşıkların aşkına

"Koy bende göçem" dedi,döndü oğluna baktı
Aşık Neşet Ertaş'a, sazın miras bıraktı
Aynı Avşarlar gibi Muharrem göçe kalktı
"Huy" deyi yandım güzel, aşıkların aşkına

Sığmadı yüreğime gözümden taştı sesi
Haykırdıkça dövündüm, bağrımı deşti sesi
Sürgün Ozan Arif'in, gurbete düştü sesi
"Oy" deyi yandım güzel, aşıkların aşkına

Aşık neden iniler tellere sorulur mu
Eser coşar her demde, tez elden yorulur mu
Ozan sazın çalınca yiğitler durulur mu
"Toy" deyi yandım güzel, aşıkların aşkına

Okan KİLİT

Related Posts

Leave Comments