By Barış Atagün on Cumartesi, 28 Mart 2020
Category: Siyaset

Çok Geç Olmadan Salgınla Mücadele İçin Ciddi Tedbirler Şart…

Türkiye'de Corona virüsünün 17. Gününü geride bıraktık ve dün ilk kez hastalık oranında büyük bir patlama gerçekleşerek her 3 testten 1 i hasta çıktı.

Düne kadar her gün 10 testten 1 i hasta çıkıyordu ve 16 günde teşhis edilen vaka sayısı 2433 tü.

Sadece dün teşhis edilen vaka sayısı ise 2069. Yani neredeyse 16 günlük toplam hasta sayısı kadar hasta 1 günde teşhis edildi.

İşte günlerdir anlatılan korkutucu tablo buydu.

Eğer hastalık ilk 16 günkü hızında devam etmiş olsaydı dün yapılan 7286 testten 720-750 vaka tespit edilmesi gerekiyordu. Çünkü düne kadar hastalık oranı %10 du. Dün ise bu oran birden %30 a çıktı.

Bu hastalığın yayılma hızının arttığının ispatıdır. Bugünden sonra günlük hasta oranı %50 hatta daha fazlası olabilir

Aslında bu sonuç bağıra bağıra ben geliyorum dedi.

16 gündür hastalığın yayılmasını önleyecek hangi ciddi tedbiri aldık? Camiilerin kapatılması kararını bile dini hassasiyetlerden dolayı çok geç aldık. Oysa Şeriatla yönetilen Suudi Arabistan, tereddüt etmeden Kâbe'yi ibadete kapattı.

Camiilerin geç kapatılması, geç alınan önlemlerden sadece biri ve diğerlerinin yanında küçük sayılacak bir örnek.

Asıl mesele ekonomik tedbirler…

Bu hastalık ilk kez Aralık'ta Çin'de ortaya çıktı. Ülkemize ise 3 ay sonra geldi. 3 aylık hazırlık sürecimiz vardı. Bu 3 ayda ekonomik açıdan hangi önlemler alındı?

Hastalığın yayılması durumunda sokağa çıkma yasağı ilan edildiğinde vatandaşa harcanması için bütçe ayrıldı mı? Hayır.

Bütçe ayrılmasını geçtim devletin zor zamanlarda kullanılmak üzere ayırdığı ihtiyat akçesine bile el konuldu

Bir devlet, toplumu etkileyecek bir salgına ekonomik açıdan hazırlık yapmadıktan sonra hangi hazırlığı yapmış sayılır?

Efendim Sağlık Bakanlığı önlem almış. Ne önlemi aldı? Virüs gelirse diye ellerinde dezenfektan ile mi beklediler?

İstediğiniz kadar hijyen önlemleri alın. Toplu taşıma araçlarını dezenfekte edin 80 milyonluk bir ülkede, insanlar sokakta yan yanayken bu virüs yayılacaktır. Bu yüzden salgından önce en önemli konu ekonomiydi.

İnsanlar yarın sokağa çıkamazsa ne yiyecek?

Sokağa çıkma yasağı olursa nasıl geçinecek?

İnsanlar ev kiralarını, faturalarını nasıl ödeyecek?

İşte bu soruların çözümü için bir bütçe ayrılması gerekiyordu.Devletler, planlarını en kötü felaket senaryolarına göre yaparlar. Olması gereken de budur.

Hükümetin de ''Bize bir şey olmaz'' diyerek dua etmek yerine Türkiye'de hayatın durduğunu, sokağa çıkma yasağı olduğu senaryosunu düşünerek tedbirler alması lazımdı

Ancak görülüyor ki önlem alınırken en kötü felaket senaryosu değil orta dereceli bir kaos senaryosu bile düşünülmemiş

16 günde ne yapıldı? Ne önlemler alındı?

İnsanların toplu olarak bulunduğu cafeler, spor salonları, dükkânlar, camiiler kapatıldı. Başka?

Bu önlem dışında somut önlem diyeceğimiz ne yapıldı?

Yapılanlar şunlar:

Hafta sonları mangal yasak

Toplu taşımada boşluk bırakılarak oturulacak

Konut kredilerinde peşinat %10 a düştü

Uçak biletlerinde KDV %1

Ha bir de faturalarımızı evden ödeyebilirmişiz

Soruyorum şu yazılanların hangisi ciddi bir tedbir? 80 milyonluk ülkede otobüste boşluk bırakarak oturun ne demek? Konut kredisi ne alaka? Uçak bileti ne alaka? Faturaları evden ödeyin ne demek? Yıllardır faturalar internet ortamından ödeniyordu zaten. Yeni olan ne?

Kısacası 16 gündür zekâmızla dalga geçiliyor… Böyle tedbirler olmaz.

Gerçek, ciddi bir tedbir mi istiyorsunuz? O halde yapılacak olanlar şunlardır:

Bu 5 önemli icraat yapılmadan kimse salgınla mücadele ediyoruz demesin

BARIŞ ATAGÜN

Related Posts

Leave Comments