By Burak Akdağ on Cumartesi, 19 Kasım 2016
Category: Siyaset

BİR ÇOCUĞA GÖZ DİKMEK YAHUT BİR DAL SİGARA İÇMEK

 Neee? Atatürk alkol mü alıyordu?

Alıyordu lan. Çok da sigara içiyordu. Hatta girdiği ortamlarda kadınların çoğunu kendine hayran bırakacak kadar da karizmatikti.  

Onun uğraştığının onda biriyle uğraşmadığı halde ülkeyi bataklığa düşüren zihniyet... Şimdi olsaydı elindeki bir kadeh alkolü üzerinize döker sigarası ile de tutuştururdu. 

Haa bir de çocukları çok severdi. Kendi çocuğu olmamıştı. Belki de bu ona bir lütuf. Şimdi bakınca evlatların babalarına nasıl ihanetler yaptığını oldukça net görüyoruz. Kim bilir "babamın partisi" diyen biri gibi belki onun evladından birisi çıkar "babamın ülkesi" derdi. Diyemez değil mi? Ne demek birinin babasının ülkesi? Ama başka birisi hemen her gün "benim"li cümleler kuruyor.
Mesela Atatürk çocuk evlat edinirdi. Ülkü'sü vardı. Yakın zamanda vefat etti. Kim duydu? Kaç kişi gitti cenazesine? Amma birilerinin kızı evleniyor diye sokaklara branda çekildi bu ülkede... 

Atatürk, çocuklarla oyun oynardı. Salıncakta sallandığı bir fotoğraf vardır. Ne hoş gülüyor... Atatürk'ün 23 Nisan'ı vardı. Bana göre 29 Ekim'den daha önemlidir. Pekala Atatürk Bayramı ilan olunabilirdi Atatürk'ün 23 Nisan'ı... Ama Çocuk Bayramı oldu.

Evet Atatürk alkol alırdı. Bol bol da sigara içerdi. Bunların hesabını o verecek Yaradan'a. Peki, çocuk istismarı edenler? Sapıklara kol kanat gerenler? Bunların hesabı da mahşere mi kalacak?

Atatürk'ün sigarasının hesabını biz üstlenelim. Ey çocuk istismarına yol açanlar, yol açanlara destek destek olanlar, destek olanlara ses çıkarmayanlar! Siz de çocuk istismarının hesabını üstlenmeye var mısınız?

Her bir kadehin ya da her bir sigaranın vebalini üstlenecek ayrı ayrı kişiler bulunur. Her bir çocuğun vebalini üstlenecek birilerini bulacak mısınız? Yoksa o kadar çok musunuz?

Deli
Leave Comments