Bugün yaşadığımız toplumsal tramvalar için 4 Ocak 2016'da yazmışım.

Toplumda herkes bir uğraş içinde. 
Daha iyi bir evim,daha iyi bir arabam olsun...
Daha yüksek bir gelirim olsun diye...
Çocuğum daha iyi okullarda okusun,
Daha güzel ortamlarda,daha lüks bir hayat yaşayalım diye..
Evet bu herkesin EN DOĞAL hakkı
Buna kimse bir şey diyemez, ama YETERLİMİ…?
Tabiikide DEĞİL.

Çok iyi bir evde lüks bir hayat yaşıyorsun,
Çocuğun çok iyi bir okulda okuyor..
Ama çocuğunun tek başına sokağa çıkmasından korkuyorsun
Başına bir iş gelir,biri sataşır bıçak saplar diye,,
Birileri kandırır uyuşturucuya alıştırır diye..
Sen dahi sokağa çıkıp rahatça yürüyemezsin ,
haraç isterler,çantamı çalarlar diye…

NEDEN…?
Sen kendini kurtarırken o İHMAL ettiğin toplumun diğer çocukları yüzünden.
Hadi şansın yaver gitti de bu tehlikeleri atlattın,
Çocuğunu iyi okullarda okuttun ve mühendis oldu,bir fabrikayı işletecek,
Tek başına başarabilirmi…?
Başaramaz….Başarılı olabilmesi için;
Alt kadrosunun ,diğer mühendislerin,teknikerin,
Muhasebecisinin,satın almacısının,ustasının,işçisinin de iyi yetişmiş olması gerekir
Hatta yetmez
Ürettiği malı alacak tüketicisinin de iyi yetişmiş olması gerekir ki,
Benim ülkem de ,benim insanlarım üretmiş bu ürünü,
Ben bu ürünü tercih edeyim de,
Daha fazla üretim yapabilsinler,
Daha fazla işçi çalıştırsınlar ve evlerine ekmek götürebilsinler,
Sosyal güvenlik primlerini,emeklilik primlerini kendileri ödesinler,
Çocuklarının eğitim giderlerini kendileri karşılasınlar da,
Devletim bunları karşılamak için dışarıdan borç almak zorunda kalmasın ve ülkenin borçları daha fazla artmasın diye…!

Evet onun için BİREYSEL değil, TOPLUMCU DÜŞÜNMEK gerekir.
Onun için diyoruz ki;
Toplu eğitim toplam KALİTE = toplu KALKINMA
Saygılarımla.
04 Ocak 2016 iSTANBUL