Bunlar olurken Kıymet teyze kurşun yemiş de yere düşmeden önce son kez havada bir saniye asılı duran askerin yüz ifadesiyle bana bakıyordu.
En sonunda kendini toparlayıp insanlık tarihinde edilmiş en derin lafı ediverdi...

On yaşımın çocukluğunda yaşadığımız Karadeniz köyünde benden iki yaş büyük Muhittin ile iddiaya girmiştik;

'Katır geviş getirir.' demişti Muhittin.

Katır geviş getirmezdi ve ilginç olan bu arkadaşımın köyde bir katırları vardı.

'La katır geviş getirir mi Muhittin?' dedim. 'Getirse kurban olur, mismil olur, keser yeriz da. Hiç katırın kurban edildiğini gördün mü?'

Israrlıydı Muhittin. Nuh dedi peygamber demedi.

'İddiaya girelim.' dedi. O zamanlar fena bir para değildi on lira. 'Peki.' dedim ve otorite olarak da anne ya da babasına sormayı kararlaştırdık.

Evlerine ulaştığımızda annesi Kıymet yenge kapının önünü süpürüyordu. Taraf tutmasın diye soruyu benim istediğim gibi soracaktık.

'Oğlunla on lirasına iddiaya girdik, Kıymet teyze.' dedim. 'Oğlun katırların geviş getirmediğini söylüyor, ben de getirir diyorum.'

Şehvetli bir kahkaha patlattı kadın.
Gözlerinde dişlerini avının gırtlağına geçirmiş bir leoparın gözlerindeki haz pırıltılarını gördüm.
Keyiflenmişti. 

Yapmacık bir öfkeyle 'Ula,' dedi 'yaziklar olsun sağa. Bir de köy yerinde yaşaysun. Katirun gevuş geturduği nerde körilmiş. Mal misun sen?'

'Duydun mu, Mühittin?' dedim. Kafası öne düştü arkadaşımın.

Dedim ki; 'Kıymet teyze taraf tutmayasın diye tersinden dedim. Geviş getirir diyen kişi oğlundu, bana on lira verecek...'

Ortalık birden sessizleşti.
Bulutlar güneşi kapattı.
Uzaklarda çirkin sesli bir karga boğazını sıkıyorlarmış gibi bağırdı.
Yer altında bir köstebek daha derinlere kaçtı.
Horoz tavukları toplayıp olay mahallini terketti.

Bunlar olurken Kıymet teyze kurşun yemiş de yere düşmeden önce son kez havada bir saniye asılı duran askerin yüz ifadesiyle bana bakıyordu.

En sonunda kendini toparlayıp insanlık tarihinde edilmiş en derin lafı ediverdi;
'Ama Uşağum' dedi. 'Pizum katir bazen gevuş qeturiyi.'

Çocuk aklım hayatının en büyük dersini almıştı insana dair. İnsan denen mevhum buydu işte.

O günden beri ilkeli davranan her insan evladı beni şaşırtmıştır.

Çıkarları söz konusu olduğunda katıra bile geviş getirten bu kadının bugünlerde hızlı akp li olduğunu söylememe gerek yok sanırım.

Paylaştığım bu fotoyu görünce çocukluğumun anılarından bu olayı anımsadım. 

Düne kadar colayı israil markası diye protesto edenler şimdi fabrikasını açan reislerini alkışlıyorlar. Ellerde mubarek rabia işaretleri dillerde dualarla(!)

Kıymet yenge hala köyde.

Kulaklarımda 'Bizumki bazen gevuş qeturiyi...' sözleri...