Yine başladık "Milli İrade" muhabbetine. 
Dönüp dönüp başa sarmak sadece bizim ülkemize mi has, yoksa diğer ülkelerde de mi  durum böyle? Bilemiyorum...
Ama eminim bizde ki komedi hiç bir dünya ülkesinde yoktur. 

Mesela Kemal Kılıçdaroğlu'na siyasi nezaket dersi vermeye çalışan kişi Devlet Bahçeli. 
Zira kendisi nezaket abİdesidir? Şu sözlerde ki nezakete bakar mısınız? 

  • Zillet
  • İllet
  • Densiz
  • Şanzumanı dağılmış
  • Kayışı kopmuş 

Beyefendinin konuşmalarını gözlerinizi kapatarak dinleyin, on saniye sonra kendinizi oto sanayi de hissedersiniz. 
Nezaket o biçim yani! 

Ha bir de son açıklamasında demiş ki: "Türkiye Cumhuriyeti sokakta kurulmadı" 
Duyan da sanacak ki, Türkiye Cumhuriyetini bir eli yağda, bir eli balda olan, Osmaniyeli ağa çocukları kurdu. 
Beyefendinin Mondros Antlaşmasından sonra binlerce yurtseverin sokaklara dökülerek, miting yaparak halkı direnişe çağırdığından haberi yok sanırım. 

Acaba , Atatürk "Tam bağımsızlık" dediğinde, en başta kendisine üniversite öğrencilerinin destek verdiğinden habersiz mi? 
O öğrenciler ki, herkesin korkup sindiği zamanda, Saray baskısına aldırmadan sokaklarda yeri göğü inletmişlerdi. 
Hiç düşünmüş mü acaba Atatürk'ün Türkiye'yi neden gençliğe emanet ettiğini. Bir sebebi var onun. 
"Bir gün, istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin." 

Bahçelinin Atatürk'ün Gençliğe Hitabesinden ne anladığını gerçekten merak ediyorum. 
Bence Atatürk "Ülkenin elden gittiğini görürseniz diğer seçimi bekleyin" demiyor! 
"Eylem" Anayasal bir haktır ve haksızlığa uğradığını düşünen insanlar bu hakkını kullanabilir. Asıl hukuksuzluk insanlarımızın bu anayasal hakkını gasp etmeye çalışmaktır. 

Gerçi Bahçeli'ye niye kızıyorum ki, bulmuş her lafını alkışlayan kitleyi konuşuyor işte! 

  • Ey Erdoğan senden Cumhurbaşkanı olmaaaz!
    - Şak şak şak şak
  • Cumhurbaşkanı adayımız Erdoğan'dır
    - Şak şak şak şak 

Belki kimin böyle kitlesi olsa kafasına göre konuşur, bilemeyiz. 

Ha bir de bu arkadaşların MHP'de kalmalarını davaya bağlayarak (Neyse davaları?) "Biz davadan dönmedik" diyerek kasılmaları yok mu? Hani söz bulamıyorum, ne dersin yani! Arkasına yapıştıkları liderleri döndükçe onlarda dönüyor ama farkında değil gariplerim.

Gelelim Milli İrade muhabbetine. 
Sadece bir tane örnek vereceğim, gerisini siz zihninizde çoğaltın. Zira örnek çok. 
Bahçeli ve ekibinin seçimlerde önce EYT'lilere "Sizin taleplerinizi yerine getireceğiz" dedi mi? Dedi. 
Bu şekilde EYT'lilerden oy devşirdi mi? Devşirdi. 
Meclise girdikten sonra verdiği sözün tam tersi istikametinde siyaset yürüttü mü? Yürüttü. 
E şimdi MHP'ye oy veren EYT'lilerin iradesi meclise yansımış mı oldu? 

Milli iradeye karşı en büyük savaş, yalan vaatlerle milletten oy devşirmektir. 
Bahçeli konuşmadan önce bunları bir düşünsün bence. 

Hukukun, demokrasinin olmadığı yerde milli irade falan olmaz ve eğer bu ülkede hukuk bitmişse, insanlar demokrasinin bari "d"sini kurtaralım derdine düşmüşse bunun bunun sebebi Bahçeli'dir. 

Ama kendisine bir yönden teşekkür edebiliriz. 
Din gibi Milliyetçilik kavramıda yanlış ellerin eline geçtiğinde, bir ülkeyi yerle yeksan edecek bir silaha dönüşebiliyormuş. 
Ne yazık ki bu gerçeğİ bizler yaşayarak öğrendik ve yine ne yazık ki gelecek nesiller tekrardan demokrasi mücadelesi vererek  öğrenecek. 

Belli ki Bahçeli'nin bu milletin evlatlarına öğreteceği tek şey bu olacak. 
Tebrikler  Bahçeli! 

Okan Kilit