tenha gecelere baş kaldırıp
yıldızlara kafa tutan güzel
çehrenin şavkı yoksul odama vuruyor
bir türkü tuttur bozkır koksun
güneş afyonlansın sesinde unutsun doğmayı
don vursun sokaklara
buğulu pencereme çizeyim resmini

Hazar talihe küskün
Aral denizi kuruyor
Altaylar'dan Tuna'ya uzat elini sevdiğim
hangi bent engelleyebilir gönlünün selini
kuraklık gözünün yaşında
yağmur gülüşünde saklı
toprağım rahmete muhtaç

Tanrı dağları kadar uludur yeminim
aşkının uğruna çektim Urumçi'de isyan bayrağını
Ata Hayrullah'ın gözlerini çalmıştı gözlerin
utanma der gibi bakıyordu bakışların
Kerkük sokaklarında sürüklenirken bedenim
senin ellerinle asıldı bir sancak gibi
Buhara semalarına yırtık gömleğim
ne zaman ölsem vurun dedin davullara
bu bir şölendir
düşen yiğitlerin otağına hicret edendir
vurgunlara inattır sana olan sevgim
kutlu bir vatandır Turan'dır

semah dön
ruhun ayrılsın bedenden
çağır ötelerden uluları erenleri
iki kaşının arasında hakikati görenleri
yazgısı kara gülüşü beyaz
fistanı çiçeklerle bezeli
yönüm sensin yörem sen davam sen
sen ki Türk'ün güzeli


Okan KİLİT