Ben sitem eylerken günbegün sana
Sen gönül sabrınla yaklaştın bana
Kabını taşıran dolun bir yana
Boş'una karıştım, kusura bakma.


Ne desen sen bana, gücün yetmedi
Yüreğin, vicdanın, için yetmedi
Topladım çıkardım, üçün yetmedi
Beş'ine karıştım, kusura bakma.

Azalmam gereken yerlerde çoktum
Bulunmam gereken yerlerde yoktum
Olmadık şeylere burnumu soktum
İşine karıştım, kusura bakma.

Güneşin doğarken gül yaprağına
Gölgemle hükmettim bahçen, bağına
Vatanım dediğin aşk toprağına
Taşına karıştım, kusura bakma.

Sordum tek mevsime, en soğuk köye
Sormadım kendime, " bu sorgu niye?"
Dağından bir avuç kar verdin diye
Kışına karıştım, kusura bakma.

Özgürlük payımı elinden alıp
Uçmayı istedim hayale dalıp
Zincire vurduğun kafesten salıp
Kuşuna karıştım, kusura bakma.

Tüterken evinde soban, ocağın
Huzurla erirdi tava'nda yağın
Sofraya koyduğun tasın, tabağın
Aşına karıştım, kusura bakma.

Tepkimi koyarken her dediğine
Oturur zannettim taş, gediğine
Yediğin, içtiğin, çiğnediğine
Dişine karıştım, kusura bakma.

Neşrettim ben senin sözünü ele
Tutmadım çenemi, düşürdüm dile
Gözünden döktüğün damlaya bile
Yaşına karıştım, kusura bakma.

Engin Yeşilyurt
1 Temmuz 2021