Bir ümit diyerek belki bin kere
Soruldu sorulan, iş işten geçti.
İtilip kakılıp sebepsiz yere
Kırıldı kırılan, iş işten geçti. 


Tersine dönünce şapkalar, fesler
Gayri bu düzende kesildi sesler
Derenin başına dikildi HES'ler
Kuruldu kurulan, iş işten geçti.

Sanmayın kapanır açılan gedik
En büyük kazığı Meclis'ten yedik
Sık dedi kemeri, sık dedi, gerdik
Gerildi gerilen, iş işten geçti.

Çâre yok siyasi talana artık
Aşk olsun çözümü bulana artık
Denize düşünce yılana artık
Sarıldı sarılan, iş işten geçti.

Vekil mi toprağa tohumu ekti
Toprağın derdini çiftçiler çekti
Üç kuruş uğruna terini döktü
Yoruldu yorulan, iş işten geçti.

Oturdu biçâre, kırdı dizini
Onca yıl acının sürdü izini
Yüz yıllık çınarım astı yüzünü
Darıldı darılan, iş işten geçti.

Hakkıyla bir harfi öğretmeyene
Çalışıp çırpınıp üretmeyene
Aldığı maaşı hak etmeyene
Verildi verilen, iş işten geçti.

Kimisi biricik eşi, bey'inden
Kimisi annesi, ağabeyinden
İşsizlik yüzünden nazlı köyünden
Sürüldü sürülen, iş işten geçti.

Engin Yeşilyurt
12 Mart 2013
Pendik / İstanbul