Zulme rıza göstermek bu dünya için değmez,
Kerbelâ'nın çilesi, asrın trajedisi.
Haydar-ı Kerrar nesli zalime boyun eğmez,
Hüseyin ki cennette gençlerin efendisi,
Hüseyin ki mübarek, şehidin ta kendisi!

Saltanat sevdasına el verdi Muaviye,
Mervan halkı çağırdı, biat edilsin diye.
Zulme karşı dik duruş dedesinden hediye,
Hüseyin ki cennette gençlerin efendisi,
Hüseyin ki mübarek, şehidin ta kendisi!

Kûfe halkı yazınca yüzden fazla mektubu.
Sessizce yola çıktı, bozulmadan üslubu.
Üç-beş Allah dostundan başka yoktu mensubu,
Hüseyin ki cennette gençlerin efendisi,
Hüseyin ki mübarek, şehidin ta kendisi!

Asla minnet etmedi, ne var ise dünyada,
Yüzüyordu gönüller kızgın kumlu deryada.
Ol Resul'ü görmüştü bir gün önce rüyada,
Hüseyin ki cennette gençlerin efendisi,
Hüseyin ki mübarek, şehidin ta kendisi!

Muharremin ikisi, Kerbela'ya vardılar,
Biatçi fedailer etrafını sardılar.
Daha gülü açmamış yemyeşil bahardılar,
Hüseyin ki cennette gençlerin efendisi,
Hüseyin ki mübarek, şehidin ta kendisi!

Yola düşen Ehl-i Beyt, yetmiş-seksen kişiydi,
Bunca zulme göz yummak bilmem kimin işiydi.
Bir damla su vermemek zulmün dirilişiydi,
Hüseyin ki cennette gençlerin efendisi,
Hüseyin ki mübarek, şehidin ta kendisi!

Gece secdeler vakti dualar ile geçti,
Sabahın sunacağı dönülmeyen süreçti.
Şeytan rehber olarak Ömer Bin Sad'ı seçti,
Hüseyin ki cennette gençlerin efendisi,
Hüseyin ki mübarek, şehidin ta kendisi!

Yetmiş iki can gitti, canı alan da Allah,
Kaderde ne var ise başa gelir eyvallah.
Kucakta şehit oldu küçük oğlu Abdullah,
Hüseyin ki cennette gençlerin efendisi,
Hüseyin ki mübarek, şehidin ta kendisi!

Acımadan kestiler o mübarek başını,
İçimize döktüler gözümüzün yaşını.
Bugün de sürdürüyor zulümle savaşını,
Hüseyin ki cennette gençlerin efendisi,
Hüseyin ki mübarek, şehidin ta kendisi!

Ali'nin gözbebeği, peygamberin torunu,
Düşürdü içimize Yezid onun korunu.
On Muharrem gününde başlar nifak sorunu,
Hüseyin ki cennette gençlerin efendisi,
Hüseyin ki mübarek, şehidin ta kendisi!


22.01.2017-Malatya
Mustafa Erkenekli