Günün, belki de anın tasasına düşmüş insanlık,
Nedir, neyedir, niyedir sormadan hep bir pazarlık,
Bir telaş, kargaşa, biteviye amansız bir yarış,
Gözleri nefret, dilleri zehir, suratlar bir karış,

Çocuktum, inandım, suçlandım, savaştım,
Bilgiden değil su-i zandan hep kaçtım,
Kara çalan kimse, ona savaş açtım,
Gördüm, yanılmışım. Ah, ve de yan'mışım.

Elimiz kirleniyor, dilimiz, aşımız gördüğüm,
Bu çağ bize değil, bu çağ bizlik değil bir bildiğim,
Yanlışta, batakta, yoldaşla ala paça olduğum
Yılı bozuk, yolu bozuk, yoldaşı bozuk, sevdiğim.

Şanımıza yakışmaz ulan mertiz biz kaçamayız,
Karlı dağlar geçit verse yol arayıp aşamayız,
Naçar kor firkat, biz gurbette dost ayrı yaşamayız,
Bir yer, elimizle kuracağız, gel sen bir gönül ver,