Mektubun geldiydi iki gün önce,
Cevap yazam dedim, varmadı elim.
Avrat bile "yazmadan olmaz" deyince,
Sana cevap yazdım gardaşım Halim.


Küçüktük, seninle kındık oynardık,
Gençtik, dalaşanı tefe koyardık,
Askerde birlikte şafak sayardık,
Yüzüm yok yazmaya yoldaşım Halim.

Ananı defnettik, oldu bir hafta,
Babanın yanında, öte tarafta,
"Üç güne giderim" diyordu lafta,
Babansız iki ay dayandı Halim.

Senin haberin yok demi babandan?
İki ay önce dönerken yabandan,
Ağanın itleri tutmuş bir yandan,
Ağa oğlu vurmuş böğründen Halim.

Kuvvatlı adamdı, ölmemiş hemen,
Doktor çağırmışlar, demiş "gelemen",
Düşmanıma bile böyle dilemen,
Canını epey zor verdiydi Halim.

Üzüldük, dağ gibi adamdı baban,
Evini yıktılar gık demedi lan,
Asıl tarla oldu onu kocatan,
Tarlada hasatı yaktılar Halim.

Tüm bunlara sebep; Ağanın oğlu,
Bir kız için yapmış, kahpenin dölü,
Nişanlın Zöhre'nin geçtiği yolu,
Kesipte kaldırmış Zöhre'yi Halim.

Aslında Zöhre'nin, gönlü sendeymiş,
Sensiz gün sayarmış, hep evindeymiş,
Ağa kaldırınca "Aman" dilemiş,
Ağa oğlu aman dinler mi Halim.

Zöhre'nin babası çok geniş çıktı,
Ağaya kız verdi, keyfine baktı,
Ağa oğlu kıza zer kemer taktı,
İresmi nikahta kıydılar Halim.

Zöhre sustu garip, daha ne desin,
Seni daha nasıl, nece beklesin,
Zorla everdiler amma bilesin,
Zöhre'nin bu işte suçu yok Halim.

Benim de suçum yok, ağa çıldırdı,
Yapma dedim, bana kaşın kaldırdı,
Ağanın itleri hepsi saldırdı,
Kolumu üç yerden kırdılar Halim.

Beş ay oldu daha çıkmam kahveye,
Sor bakalım: "Neden çıkmazsın" diye,
Zöhre'ye ben sahip çıkarım diye,
Köyün meydanında dövdüler Halim.

Anan gitti, bacın misafir bizde,
Tarlaya geliyor bizle gündüzde,
Garip, yetim idi, kaldı öksüz de,
Bacımlardan ayrı tutmuyom Halim.

Gene de para'ca vaktin olur da
Yanına aldır da kalmasın burda,
Ağa oğlunun pis niyeti var da,
Tek başına çişe salmıyom Halim.

Dönme Almanya'dan gayrı buraya,
İki inek kaldı, çıkmış kuruya,
Sizin tarlaları verdim kiraya,
Kirayı bacına veriyom Halim.

Sen anlat: Almanya güzel mi? Hoş mu?
Avratlar cılbak mı? Herkes sarhoş mu?
Nasılsın orada için bir hoş mu?
Paran varmı? Diye sormuyom Halim.

Ben de niyetlendim, iş tutam orda,
Tarla doyurmuyor, ekmek yok burda,
Muhtar kayıt yazdı, belki olurda,
Çıkarsa yanına gelirim Halim.

Gelsemde arkada gözüm kalacak,
Karım, bacım, bir de kızım kalacak,
Ağa oğulları hasım kalacak,
Nasıl geleyim ki bilmiyom Halim.

Kaan ÖZASLAN

01.05.2017