Bazılarına itici gelir, bazıları "tuvalete gitse sıçsa, duygularını kaleme alır kitap yapar" der. Bazıları "eserleri kağıt israfı" der.(Ekşi sözlüğe bakın Enis Batur hakkında sayfalarca olumlu, olumsuz, alaycı, aşağılayıcı yüceltici yorum bulursunuz)

Bana göre ise bir kültür hazinesi. Bazı sayfaları idrakime sığmıyor, doğrudur, bahsettiği kişiler ve yerler hakkında yazdıklarını anlamaya genel kültürüm yetmiyor. İşte o anlarda Google "lamak" suretiyle yeni bilgiler ediniyorum. Yani onun yazdıklarıyla gelişmeye, öğrenmeyedevam ediyorum.

Bunlar tüm eserleri değil, bu gördüğünüz kütle dışında evde yine kitap yığınları arasında bir kaç cilt daha eseri var bende. Ama hepsi bu değil, belki bunların 2 katı daha eseri var ama henüz almadım. Anlayacağınız Ahmet Mithat Efendi gibi "yazı makinası" olma yolunda.

Şu an "Başkalaşımlar" ın 3. cildini okuyorum. İki gündür "Kum Saatinden Harfler", "Yumurtalarını Kollamak", "Zoo'M", "Memnu Mıntıka" isimli dört kitabını keyifle okudum.

Geçmişte okuduğum şiirlerinin büyük kısmını çok sevdiğimi söyleyemem, onun "roman" niyetine yazdıklarına bulaşmayı da pek düşünmüyorum.

Kitapları bloklar halinde neden streçli, çünkü evde, kitaplık raflarında iki odada yer kalmadı. böyle blok blok streçleyip koridora duvar kenarlarına yığıyorum. En azından kitaplar tozdan korunuyor. Şimdi balkona çıkarttım, bilmeyene tanımayana epey eseri olduğunu göstermek içinfotoğrafını çektim (ki bunun iki katı daha bende bulunmayan eseri var).