Doğduğumdan beri saydığım sayı,
Hiç bitmeyen sobedir bu yalnızlık.
Hakk alnıma böyle yazmış yasayı,
Kaderimden hibedir bu yalnızlık.

Kimsesizlik makamında vezirdim,
Hayat denen keşmekeşte nezirdim.
Ömür boyu kanım ile emzirdim,
Hiç doymayan bebedir bu yalnızlık.

Eksilerim çoğaldıkça artımda,
Hüzünlerim ağır gelir tartımda.
Yıllar yılı dolaşıyor sırtımda,
Omzumdaki cübbedir bu yalnızlık.

Kafiyesi kayıp olmuş satırdım,
Gözlerimi gözyaşımda yatırdım.
Seher vakti çok güneşler batırdım,
Gündüzüme kör bedir bu yalnızlık.

Gece gündüz hep dilimde mezkûrdur,
Terk etmemek hususunda vakurdur,
Dibi delik, nihayetsiz çukurdur,
Dolmak bilmez heybedir bu yalnızlık.

Uyanmadım aydınlık bir sabaha,
Bundan gayri söylenecek yok daha!
Derlerdi ki; mahsus imiş Allah'a,
Yalnızlığa tövbedir bu yalnızlık.

Her lahzada yola çıkar aniden,
Ne ister ki benim gibi faniden?
Küllerinden doğur(t)uyor yeniden,
Kendisine ebedir bu yalnızlık.

Günler durdu, yıl bağlandı seriye,
Ruh yaralı, can yabancı deriye.
Yazılacak ne kaldı ki geriye?
Kaç şiire gebedir bu yalnızlık?

Mustafa Erkenekli
18.11.2017-Malatya