Şimdi ise vatanı nefsi olmuş adamlar tarafından temsile mahkum olan parti, yıl sonu müsameresinde şaşkın ördek gibi seyirciye bakan 0-6 yaş gurubu çocukları andırıyor. Kavgaları ise tüm ülkenin gülme ihtiyacını karşılıyor.

Bizim çocukları bizim amcalar harcadı.

Eskiden 50 yaşında ki insanların yüreklerinde 18'lik bir iman yatardı. Zaten bu davayı ayakta tutan da şehadetlerin aşkına atan bu yüreklerdi.

Şimdilerde ise bize istememeyi, dava ve vatan aşkına canımızda dahil olmak üzere sürekli vermeyi öğreten bu amcaların, doymak bilmez nefislerine ettikleri hizmetleri şaşkınlıkla izliyoruz.

Gözlükleri burun üzerine düşmüş, bir zamanlar kız arkadaşlarıyla yakaladığı gençleri falakaya yatıran ama şimdi geçmişe inat, teşkilata ayak basan her hatunu ayrım gözetmeksizin kesen, kimliklerini geyik muhabbetinde yeniden bulmuş, kendilerini hala sevişebilecek ve bu esnada para yiyebilecek kadar genç ve zinde hisseden bu muhteremlerin bu teşkilata bırakacakları tek miras bu davaya olan imanını yitirmiş koca bir nesil olacak.

Bu nesillerden gözü açık olanlar, kendilerini alkışlatıp muhterem amcaları gibi ''ne yersem kardır'' hesabı yaparken, imanını yitirmemek adına Mecnun misali yollarda Leyla arayanların ise hangi kapıda dursalar karşılarına ya doğuran kazanlar yada kendilerini kuğu sanan kargalar çıkıyor.

Hal böyle olunca, olan memleketin öz evlatlarına oluyor vesselam. Bizim çocuklar bir hilal uğruna düşerken toprağa, yakamoz izlerken edebiyatını yapmak düşüyor vatanı nefsi olan namert adamlara.

MHP çatısı altında olmanın verdiği bir gurur vardı bir zamanlar. Bu öyle bir gururdu ki, baraj altında bile kalsak mağrur bakardı gözlerimiz. Karşıt fikirde olan o çok samimi komşumuz bile bu baraj altında kalmanın esprisini dahi yapamazdı bize. Barajın altı üstü fark etmezdi, asaleti ile bu memleketin sahibi sadece ve sadece ÜLKÜCÜLER idi. Ülkücünün otağı ise yalnızca Milliyetçi Hareket Partisi.

Şimdi ise vatanı nefsi olmuş adamlar tarafından temsile mahkum olan parti, yıl sonu müsameresinde şaşkın ördek gibi seyirciye bakan 0-6 yaş gurubu çocukları andırıyor. Kavgaları ise tüm ülkenin gülme ihtiyacını karşılıyor.

Bazı akşamlar, huzur bulmak adına aldığım evimin balkonundan huzursuzca gökyüzüne bakıp '' ne olacak bu memleketin hali'' diye dertlenirim. Kadehin masaya en sert çarptığı an ise imanımı meze yapanlara lanet okuduğum anlar olur.

Sorarlarsa;
Bu yazıyı, ''ülkücü rakı içmez'' deyip şehatede yürüyen yiğitlerin kanlarını kadeh kadeh içenlerin,
sağlığında yüzlerine bakmadıkları yiğitlerin cenazeleri üzerinden pirim yapıp utanmadan ismini zikreden ahlak yoksunlarının,
iman içerikli nutuklarını imansızca oturdukları rakı masalarında metreslerine yazdıranların,
Ülkü Ocaklarında ki çocuklara, kendilerinin uymadıkları ne kadar yasak varsa hepsini diretip eğitim vermek yerine egolarına hizmet için kullananların,
yerel iktidarlarda milletin iliğini sömürüp yoldaşını bir sokak kaltağına değişenlerin,
yereli gördükçe genel olarak partiden soğutanların şerefsizliğine içerken yazmış dersiniz..

BİR ÖLÜP BİN DOĞANLARIN ŞEREFİNE, YILMADAN YÜRÜDÜĞÜMÜZ ÖMÜRLERİMİZ VAR..