Ya biliyorum, bu iş böyle olmamalıydı ama olmayacak duaya da amin denmez.

Belki bazılarımızın zoruna gidecek, ama itiraf edelim artık, Cumhuriyet bize bir değil, en az iki kalıp büyük geldi. Onun için daha fazla uğraşmaya, cebelleşmeye, zorlamaya gerek yok.

Yıkalım gitsin!

Hem, kabul edelim artık;
Bize göre değil Cumhuriyet.

Ne gerek var kardeşim, yok bağımsızlıkmış, yok egemenlikmiş, yok istiklalmiş…

İstemiyoruz abi biz bunları.
Boş işler bunlar, zahmetli işler!

Öyle birey ol, sorumluluk taşı, oy ver, yok efendim kendi geleceğine kendin karar ver…

Binlerce yıl biri demiş, biz yapmışız. Nereden çıkardılar böyle eski köye yeni adeti. Yok dünya değişiyormuş, yok çağdaş yönetimmiş…

Gavur icadı işte! Uğraştırmasınlar bizi böyle işlerle.

Bak, daha kendi aşiretinden, ağasından göbek bağını koparamayanlar bile istemiyor bu işi.

Sonra neymiş efendim, kadın haklarıymış!...
Bilmem kaç avrupa ülkesinden bile önce bizde kadına seçme seçilme hakkı verilmiş miş….

Eeee,... verdin de ne oldu?

Vermeden önce sordun mu hiç bunu istiyor musun diye?
Sabahtan akşama kadar evlilik programları ile mutlu olan,
Seda Sayan'ın bilmem kaçıncı kocasının hangi barda görüldüğünü merak eden kadınlar mı uğraşacak seçmeyle, seçilmeyle?

Ya bi git Allah aşkına.
'Bizim herif bilir' der çıkar işin içinden.
Hem doğrusu da o, elinin hamuru ile uğraşmasın erkek işiyle.
Bak, en okumuşları bile saraya cariye olmak için can atıyorlar.
Türk kadınının tabiatına aykırı abi öyle okuma, seçme seçilme...

Ya sen bakma Türk dediğime, o lafın gelişi.
Eskidenmiş öyle vatan, millet, bayrak edebiyatı.

'Ne mutlu Türk'üm diyene…' imiş!....

Bu lafa zaten hiç ısınamadık!
Öyle cahil ki bunlar, üstünlüğün ancak takvada olduğunu bile bilmezler!
Sonra gelip bir de bize yobaz, cahil derler.

Bak, milliyetçiliği de ayağımız altına aldık,
kışladan bayrağın indirilmesine de seyirci kaldık,
en sonunda orduyu da feshettik te ne oldu?

Hiç!

Ne güzel yaşıyoruz işte!
Onca sene kandırmışlar bizi 'yok Türk ordu milletmiş', 'yok ordu peygamber ocağıymış…'
Geç abi bunlar, geç…
Ne güzel dedi diyanet;

'Ezanı susturan darbelerden,
darbeyi önleyen ezanlara!'....

Yaaaa!

İşte Allah'ın parmağı yok derler,
ama böyle hocalarımız olduğu sürece, inşallah Allah bizi okumuşların şerrinden koruyacak.

Öyle okumuşların şerri dediysem, yanlış anlaşılmasın.
Adam gibi ilim, fıkıh okusalar başım üstüne.
Bunlar gavur özentisi hep, yok anti materyayı bulacakmış, yok zamanı bükecekmiş…
Tövbe, tövbe!...
Resmen Allah'a şirk koşuyor bunlar yahu!

Sürekli bir sünnetçi korkusu, vay anam neymiş, şeriat gelecekmiş…
Gelsin,... Onlar mı bilecek gelirse kötü olacağını.
Yok kuvvetler ayrımıymış da, hukuk devletiymiş te…
Elin gavurunun icadına mı güveneyim, yoksa bizim hocaya mı?

Adam 'Allah'ın emri diyor' işte!
Koskoca dini bütün hoca... Yalan söyleyecek hali yok ya!

Gerçi din konusunda da öyle yaptı bunlar,
kalktılar Allah'ın kelamını Türkçe'ye çevirdiler.
Kılıfları da hazır, haaaa 'Anlayalım diyeymiş'...
Lafa bak, lafa…

Sanki Allah'ın kelamını her önüne gelen anlayabilirmiş gibi!...
Allah'tan yemedik, yoksa hepimizi kafir edecekti bu Mustafa Kemal!
İnsan isminden utanır be!
Tövbe Haşa!

Herifin sayesinde bir gecede cahil kaldık,
arkadaşı gitti Lozan'da bir imza attı, ecdadın koskoca topraklarından kala kala elimizde bir avuç Anadolu kaldı!

Ama bunları duyan der ki 'Büyük kurtarıcı….'
Vay efendim 'Olmasa olmazmışız!...'

Ne olmayacağız be?!
Bunlar bir sürü maceraperest gittiler, ecdada tuzak kurdular, indirdiler tahttan,
bu da yetmedi onca vatan evladını Çanakkale'de, İnönü'de ölüme sürüklediler.

Sanki İngilizler gelseydi kötü olurduk gibi.
Şimdi sahip olduğumuz rahatlığa hiç bunalmadan ta o zamandan sahip olacaktık.
Fena mıydı?

Vatan elden gidermiş… Peh!
Sanki koskoca dünyada seccade serecek yer yok.

Hele, hele şu 'hem dindarız, hem milliyetçi' diyenler yok mu?!
İllet oluyorum bunlara.
Akılları sıra ne candan vaz geçiyorlar ne canandan.
Yemişim onların dindarlığını.
Hem Allah'ı ağızlarından eksik etmezler, hem de ustayı beğenmezler.
Bilmezler mi ustanın sadece bize değil İslam dünyasına Allah tarafından gönderilen bir lütuf olduğunu!
Lan %50'iydik. Şimdi nereden baksan %60-%70 olmuşuzdur.
Kendi Bilge Liderleri bile sonunda anladı imana geldi, bunlar hala diretiyorlar!
Ya hiç bir şey bilmiyorsan, büyük sözü dine;
Demedi mi eski bakanımız 'Peygamber hata yaptı, biz yapmadık diye'….

Gelsin artık şu başkanlık.
Birleşelim dünya liderimizin kılıcı altında da dünya görsün bakalım el mi yaman bey mi yaman!
Başkanlık gelirse, Güneydoğu gidermiş…

Gitsin lan. Gitsin anasını satayım!
Alt tarafı bir karış toprak.
Yani var ya, şimdi aslında doğruya doğru, onların da hakkı değil mi istedikleri gibi yaşamak? Herifler ben Türk değilim diyor, biz zorla Türksünüz diye diretiyoruz.

Sen 'Ne mutlu Türk'üm diyene' dersen, o da gelir 'Ne mutlu Kürdüm diyene der!

La verelim de bitsin artık şu kan yahu!
Sonra 3-5 Memmed öldü diye bir de meclisi açmamızı beklerler!

Ölecek tabi kardeşim.
Yan gelip yatma yeri mi orası?
Maaşını almıyor mu ölmek için?!

Onun için yetti gayri, gerçekten!
Bitsin artık bu iş, yıkalım şu Cumhuriyeti de rahat edelim.

Bu kadar reklam arası yeter!

Mehmet Alp