Unutmak kapanmaz yara,
Unutmak bahtıma kara...
Unut diyorsun bana sebebsiz
Vefasız değilim, sende ara
Kan sızar düşlerimde niyetsiz
Unutmak kara, unutmak yara
Unutmak kapanmaz yara,
Unutmak bahtıma kara...
Unut diyorsun bana sebebsiz
Vefasız değilim, sende ara
Kan sızar düşlerimde niyetsiz
Unutmak kara, unutmak yara
"Unut" desem de kalbi parçalarcasına,
Söz geçir kalbine, unutma…
Unutma ki,
Gökyüzünde bir şölen var
Toy var, tören var
Seni, bana saklı gören var.
© Nazmi Sancar Yıldırım
Bazen sevmeli
Bir ömrü içercesine
Öyle delice...
Kumruların aşkı gibi
Tutmalı gökyüzünü
Ağlamalı bulutlar gibi
© Nazmi Sancar Yıldırım
Uyan artık sevgilim, gün öğleyi devirdi
Vakit batıya doğru yol alıyor Gülnaz'ım.
Ayçiçekler yüzünü bir morluğa çevirdi
Aydınlığın gölgesi kısalıyor Gülnaz'ım.
Mürekkep yazsa da hayallerimi
Mektupsuz bıraktı pullar Aslıhan.
Kıstırdı köşeye bülbüllerimi
Lâl edip bıraktı yıllar Aslıhan.
Neyin var diyordum patladı birden
Barutun ucunda durdu bir ara.
Kaldırdı ansızın kendini yerden
Başını duvara vurdu bir ara.
Bu gece yeniden yaramı deştim
Sızlayan damarda düşündüm seni.
Lambalar üşürken sokağa düştüm
Köşede, kenarda düşündüm seni.
Bu gece yoksun Şehrazat...
Duman grisi bir hüzün çöktü içime.
Yas ilan ettim, kederdeyim bu gece...
Bu gece yoksun Şehrazat...
Duman grisi bir hüzün çöktü içime.
Ruhum sinsi duvarların arasına sıkıştı, çırpınıyor...
Yas ilan ettim,
Kederdeyim bu gece...