Elimizde bir partimiz var...

Hataları var mı, evet var.

Mensubu olduğumuz partiye muhalefet etmemizin başlıca 2 önemli nedeni vardı;

  1. 14 yıllık bölücü, fitneci, hain bir iktidara, elinde sıkı gerekçeleri olmasına rağmen muhalefet yap[a]maması,
  2. Kendinden olanlara karşı yapmış olduğu haksız uygulamalardı...


Muhalefet son bir haftaya kadar ciddi bir rüzgar almıştı aslında arkasına fakat bu süreç devam ederken konunun içine fiziksel olarak dahil olmayan bir kısım insanlar muhaliflere de çemberi genişletme konusunda sürekli çağrılar yaptı. Onlar daha Tüzük kurultayında bile ''önce ben'' diyerek taraftarlık yapmaya başlayınca kafalarda soru işaretleri oluşmaya başladı. Aylardır sosyal medya hesabımda sadece bunu dile getirdim.. Muhalefet de 2'ye ayrılır...


  1. Yönetilebilir muhalefet
  2. Yönetilemeyen muhalefet...

Amacınız iktidardan mı kurtulmak yoksa sırtınızı dayayacağınız sağlam bir koltuk edinmek mi?
Amaç iktidara karşı zafer kazanmaksa bu kadar bencillik neden?

Ankara belediye başkanlığı seçimlerini hepimiz hatırlıyoruz. Solun ve Ülkücülerin bir araya gelerek sokakta kazandığı zaferi masa başında kaybeden bir seçim olmuştu. Ve aylar öncesinden CHP'lilerin de MHP'lilerin de mevcut başkandan kurtulmanın tek kurtuluşunun ortak adaydan çıkacağını belirtmelerine rağmen bir takım insanlar bu ortak çağrıyı dile getirenlere ''hain'' yaftasını yapıştırmasıyla, Ankara'yı belediye başkanlığından emekli olacak kişiye abartısız masa başında devretmesiyle ve başarısız MHP adayının Adana 1. sıra milletvekilliği ile onurlandırılmasıyla son buldu...

Bu kötü gidişat MHP içindeki muhalif sesleri daha da kamçıladı..

Siz yönetilebilir muhalif dostlar, desteklediğiniz adaylar etrafında karşı olduğunuz Mhp genel merkezinin beğenmediğiniz hangi uygulamalarını etrafında toplandığınız adaylar etrafında gerçekleştirdiniz?

Örneğin MHP ve MHP taraftarları, iktidar olan hükümete karşı projeler geliştirip bunu vatandaşa anlatma çabasında içinde olması gerekirken, gözler seçimlerde sandığa giden vatandaşa çevrilmiş, onları koyun sürüleri olarak adlandırıp, vatandaşı iktidara yöneltme, itme çabasına girmişlerdir... Sizler etrafında toplandığınız adayların projelerini anlatmak yerine karşı olduğunuz aday ya da adayların etrafındaki insanlara hakaret ederek, sözüm ona Mhp Genel merkezi ve taraflarından bu anlamda farkınız olmadığını da kanıtlamış oldunuz..

Uygulamalarda hata var dedik. 

Genel Merkezin kendinden olanlara uyguladığı haksızlığı taraf olduğunuz adaylar etrafında kendinden olanlara uygulanan ''darp ve tehditleri'' sırf kendinden olduğu için ses çıkarmamakla değişimin sadece isimler etrafında, uygulamalardaki haksızlığa karşı direnç göstermeyeceğinizin bir kanıtı olarak gördük ne yazık ki...

Başta söyledim, bu endişeler yönetilemeyen muhaliflerin endişesidir. Eğer siz yönetilebilir muhalifler, gerçekten bir başarı elde etmek isteseydiniz adayların etrafında birleştirici, uzlaşmacı, projelere ve fikirlere destek veren bir güçle ''ortak bir aday'' etrafında toparlanma gayreti içinde olurdunuz.. Siyasetin en kirli dönemini yaşadığımız bu son 14 yıllık süreç içinde yapılan haksız uygulamalar ''benden olanı görme'' düsturuyla yapılırsa eğer;
''Devlet bey ve ekibi yerinde dursun, AKP iktidarı hiç gitmesin, hayat böyle de devam ediyor'' dedirtirsiniz.

Türk Milleti ve onun yaşadığı bu topraklar sizin koltuk sevdasıyla yapacağınız siyasete değil, ciddi bir Kurtuluş mücadelesi azmiyle yapılırsa yerini bulacak. 

Ve Türkün birliği sadece koltuklardan değil, boş bıraktığınız o sokaklardan geçecek...

Ortak Aday etrafında toparlanmayan Muhaliflere de Muhalifiz!