Partilerin seçime nasıl katılacakları belli oldu. AKP ve MHP ittifak kurmuştu, BBP'de kendini zorla davet ettiren yüzsüz misafir gibi oturdu sofraya...

İyi Parti, Saadet, CHP ve DP'de aralarında anlaşarak okeye dönecek dörtlüyü oluşturdular. İlerleyen zaman diliminde yancıları çıkar mı göreceğiz.

***

Düşündükçe, "At izi, it izine karıştı" atasözü fazlasıyla anlam buluyor...

Meselâ ANAP'tan Erkan Mumcu'yu, CHP'den Ertuğrul Günay'ı, DP'den Süleyman Soylu'yu, Has Parti'den Numan Kurtulmuş'u, BBP' den Yalçın Topçu'yu,  MHP'den Tuğrul Türkeş'i partisine katıp Vekillik-Bakanlık veren, sonra Devlet Bahçeli'yi alıp neredeyse MHP'yi komple ilhaka giden AKP, demokrasinin önünü açmak için CHP'den İYİ PARTİ'ye yapılan 15 vekil transferini yerden yere vuruyor...

***

Dün Kobani'de YPY/PKK'ya "Soluk borusu olduk" diye övünüp teröristlere devletin cebinden lahmacun ısmarlayanlar şimdi, soluk borusu olmanın yanlışlığını savunanları YPG/PKK ile aynı safta olmakla suçluyor...

Bu arada imar affı, vergi affı vs derken seçimi kazanırlarsa genel af gibi bir şeyler yapacaklarının işaretini de veriyorlar...

Kürsülerde, meydanlarda CeHaPe, bölücü HeDePe ile ittifak yapıyor diyorlar...

Ama bakıyorsunuz, 1993'de Bingöl'de terhis olan 33 askeri otobüsten indirip katlettiren Parmaksız Zeki kod adlı PKK'lı Şemdin ve HDP'li vekil Sırrı Sakık'ın kardeşi olan Namık Sakık, 24 Haziran seçimleri için AKP'den aday adayı olmuş...

***

Parti ve kabine çift kimlikli adamlarla dolu, fakat Saadet Partisi Genel Başkanı'nın elli sene önce evlenip Müslüman olmuş eşinin İngiliz asıllı oluşunu dile doluyorlar...

Bir zamanlar "Ayıp" denen bir şey vardı, bunu bile bilmiyorlar...

***

İYİ Parti'ye ilk günden beri Fetöcü çamuru sıvıyorlar...

Olmadığını bile bile...

Tutmadığını bile bile sıvıyorlar...

Kendileri edip kendileri sıvıyorlar...

***

Kendi yaptıkları ittifakın tadından yenmeyen çok güzel bir şey olduğunu söylüyorlar. Başkası yapınca çıldırıyorlar, karalıyorlar, kötülüyorlar...


Velhasıl herkes, kötü, kirli, defolu ve hain; bir AKP sütten çıkmış ak kaşık...

***

MeHaPe mi? O şimdi AKP'li...

Seçim sonuna kadar canım...

***

Bütün bunlar olurken söylemeden geçemeyeceğim:

Her seçim arifesinde İsrail'e her türlü atarı yapıp hükümeti kurduktan sonra, "İsrail devleti ve halkı Türkiye'nin dostudur" demeleri.

Yine yerli ve milli tankımız diye övündükleri Altay için, "...makineler Almanya'dan geliyor, önemli aksamlar Almanya'dan geliyor, daha basit parçalar Türkiye'de yapılıyor" dedikleri halde yine de çılgınca alkışlanmaları...

Ya, "Kendi füzelerimizi üretiyoruz" diye başladıkları konuşmada, Rusya'dan S-400 satın alacağımızı müjdeleme garabeti!

Bir yandan tarım ve hayvancılığı bitirip samanı bile ithal ederken, tam da şeker fabrikalarını sattıkları bir zamanda, "Gıdasını üretemeyen hiç bir devlet bağımsızlıktan söz edemez" dedikleri halde baş tacı edilmeleri ve sanki iktidarda başkası varmış gibi, "15 yıldır yapılan yanlışları düzeltmek için, daha fazla demokrasi ve yargı bağımsızlığını sağlamak için" bizi seçin demeleri yok mu?

Bir de "ekonomi çok iyi" söylemleriyle kafa bulan dövizlerin kronometreye bağlamışçasına yükselişi...

***

Tam sağa-sola bakınıp kürek arıyordum ki, fırıncılar odasından "Vatandaşın ekonomisini düşündük ve İstanbul'da Ramazan pidesine zam yapmadık. 275 gr pideyi 2 TL'den satacağız. Geçen sene de 300 gr pideyi yine 2 TL'den vermiştik. Gördünüz mü hiç zam yapmadık" şeklinde bir açıklama geldi.

Karar verdim, küreği bulursam oda başkanından başlayacağım...

***

Albert Einstein, "Problemleri, onları üreten kafalarla çözemeyiz!" diyor muzipçe gülümseyip dilini çıkartarak...
Ben de Albert amca ile aynı fikirdeyim.

Lâkin ya 16 senedir, "SP ile DP barajı geçemez, Sağ'da en büyük parti AKP" diyerek AKP'ye oy verenler; şimdi de nasıl olsa "DP ve SP, İYİ PARTİ ile yaptıkları ittifak sayesinde barajı geçerler" diye düşünüp yine AKP'ye verirler mi sorusu takılıyor aklıma...

***

Kimler kimlerle beraber...
Kadere bak!
Kadere bak!


4.5.2018