Yurt dışına çıkan yerli ve milli devlet yöneticilerimiz sanki eşine dostuna turistik eşya alırmış gibi koltuk altına bir şeyler sıkıştırılarak gönderiliyor…

Meselâ çeşitli konularda görüşme yapmak için Amerika'ya gidiyorsun, dönerken hiç ihtiyacın olmadığı halde 11 Milyar Dolar değerinde 40 adet uçak sıkıştırıyorlar tavla kutusu gibi…

Her defasında mars olduğumuzu biz hariç cümle âlem biliyor çünkü…

***

Konjoktör gereği Rusya'ya yanaşıyorsun, Putin hemen 2,5 Milyar Dolarlık S-400 füzesi yerleştiriyor valizine…

Almanya başka şey satıyor, İngiltere başka...

Ve bilmem farkında mısın danışıklı dövüşüyorlar aslında…

Birbirlerine tafra yapıp tokadı bize ve bizim gibi ülkelere atıyorlar...

***

Bütün motorlu araçları zaten ithal ettiğin yetmiyor gibi bunların geçeceği köprüleri, yolları da İtalyan, Japon, Çinli, Amerikalı yapıyor. Yani öve öve bitiremediğin köprü ve yolların bile hem de parası gelecekte ödenmek kaydıyla ithal…

Demir yolların, vagonların ithal oğlu ithal…

Rayları döşemek için mühendis de gönderiyorlar dolgun ücretle...

***

Tarım ve hayvancılığımızı kendi elimizle gömüp yediğimiz eti Fransa'dan, Sırbistan'dan alıyoruz. Kime yedireceksek artık, Moldova'dan da beş yüz ton domuz eti ithalatı yapıyoruz…

Ukrayna'dan ay çiçeği, Bulgaristan'dan saman, Rusya'dan ithal buğdayımız; Atlantik ötesinden gelen meşhur Anguslarımız var…

İlaç, aşı, tohum vs derken yata yata sığıra bağlamış memlekette sığır ithalatında bile Avrupa birincisiyiz…

Hatta ve hatta memlekette taş yokmuş gibi onu bile ithal ediyoruz, villalarımıza saraylarımıza döşemek için…

***

Velhasıl dünyanın dört bir yanından patates, sarımsak, şeker, pirinç, bakliyat, süt ürünleri, oyuncak vs.

Bir yanda elimizin altındaki yerli ve milli olanları hunharca katlederken diğer yanda ikinci eş olarak Suriye'den kadın bile ithal ediyoruz…

Yani aklımıza ne gelirse ithal ediyoruz vesselâm...

Olsun her şeyimiz ithal ama biz yerli ve milliyiz…

Yahya Hoçur
20.1.2018