​Sınav haftası. Saat gece yarısını çoktan geçti. Adı kütüphane ve bilgi merkezi olarak geçen bir mekandayız. Sorsan herkes ders çalışıyor. Ara ara böğüren kekoları saymazsak havaya sessizlik ve sûkun hakim. 

Türev Finansal Varlık Piyasaları. Gözlerimizden uyku akıyor. Herkes dalgın ve süzgün bakışlı. Nominal faiz oranları beklettiği gibi seyretmemiş çakal yatırımcı gibiyiz.

Arada gözümü kağıttan kaldırdığımda birbirini yalayan çiftler görüyorum. Ee tabi; kütüphanelerin birinci misyonu sessizce kitap okunan, ders çalışılan bir alan olması ise daha önemli olan ikinci misyonu da devlet yurdunda kalan kız ile özel yurtta kalan erkeğin gece vakti sevişebilecekleri sıcak bir alan olmasıdır. 

Çoğu zaman sevişebilecek bir partnerim olmadığı için sınav haftaları evimde çalışırım. Bugünde sevişecek birini bulamadım. O yüzden ben kütüphaneyi ders çalışmak için kullanan nadir azınlık grubuna dahilim. Beni çaprazımda oturan kıvırcık saçlı kızdan daha çok Merkez Bankasının para politikası ilgilendiriyor.

Birde bitişiğimdeki masada oturan kasım ayında beyaz pantolon giymiş, ucuz tütün kokan, kirli sakallı herifin kulaklığından taşan cızırtılar.

Bir devletin Mali Disiplin arzusuna eşdeğer huzur ve sessizlik ararken kütüphane kapısını güm diye çarpıyor bir salatalık! İnsanlara bilmedikleri şeylerin sonradan öğretebilirsin fakat görgü sonradan kazanılmaz azizim...

Saat sabah ezanı vaktine yakın. Gece kararabildiği kadar kararmış. Yapısal Enflasyon çift hanelerde.. Köşelerde horlayanlar ve tatlı tatlı uyuyanlar var.

​Uyuyan güzel masalındaki prensese nazire yapan bir kıza takıldı gözlerim. Şuan kızı izlemek ile sınava çalışmak alternatifimin Fırsat Maliyetini hesaplıyorum. Bu hesabı çok ince yapmam isem, Marjinal Fayda alamam, Sürdürülebilir İstikrardan saparım ki; halim Yunanistan'dan beter olur. 

Tekrar derse dönecek olursak; bence Türkiye'den bir bok olmaz! Bono tahvil arzı %95'leri görmüş, popülist politikalarla yönetilen bir ekonomiden ne beklenir ki? Zaten liberalleri de sevmiyor toplumumuz...

Gülümbe köyünün güzide bir mevkisinde bulunan üniversite kütüphanemizin önüne çıkıp ayazda kalmış it misali titreye titreye sigara içeyim de uykum açılsın bari. Vaktinizi aldım, affedin....