Değerli okur yazıma sizlere bir soru yönelterek başlamak istiyorum. Sorum şu: " Bir kitabı okumak mı önemlidir yoksa o kitabı okuyup, iç manasını anlayıp hayatımızda tatbik etmek mi önemlidir? " Evet, hepimizin cevabı muhtemelen aynı olacaktır. Bir kitabı okuyup içinde anlatılanları özümseyip, anlayıp hayatımızda uygulamak daha önemlidir. Bu şüphe götürmeyen bir gerçektir.

Peki, dinimizin temel kaynağı olan, dinin temel inanç esaslarını bize söyleyen yüce kitabımız Kur'an-ı Kerim'de bunu yapabiliyor muyuz? Yani yüce kitabımız Kur'an-ı Kerim'i okuyup iç manasını anlayıp hayatımıza tatbik edebiliyor muyuz? Veya bu yönde herhangi bir çaba sarf ediyor muyuz? Bence bunun cevabı hayır. Çünkü biz Kur'an-ı Kerim'in sadece harflerine bağlı kalıyoruz; Kur'an-ı Kerim'i Arapça olarak okuyoruz, hatmediyoruz, hıfzediyoruz; cenazelerde, mevlütlerde, dini günlerde okuyoruz ancak Yüce Yaratıcımız Allah (c.c.) bizlere o ayetlerde ne buyurmuş, neyi emretmiş hiç bakmıyoruz. Yani demek istediğim Kur'an-ı Kerim'in harflerine son derece bağlıyız ama içinde Yüce Yaratıcımız bize ne söylemiş bakmıyoruz.

Bir topluluk düşünün ki nüfusunun yarısından fazlası Kur'an-ı Kerim'i okuyabiliyor ve bu toplumda hafızlar, şeyhler, müridler, hocalar var ancak şehirde her gece bir cinayet işleniyor, her gece bir hırsızlık vakası yaşanıyor, her gece bir ahlak dışı olay yaşanıyor… Köprü altlarında gençler uyuşturucu kullanıyor…

Ne garip değil mi? Bu toplulukta o kadar dindar, hafız, hoca var olmasına rağmen toplum içinde bu kadar İslam dışı olayların yaşanması kabul edilebilir bir durum değil bence.

İşte benim anlatmak istediğim tam olarak bu. Kur'an-ı Kerim'i okuyoruz, ezberliyoruz ancak bunu hayatımıza tatbik etmiyoruz, toplulumuza anlatmıyoruz. Eğer Kur'an-ı Kerim'i okuyup anlayıp, içeriğini özümseyip hayatımıza tatbik etsek, topluluma bunları aksettirebilsek bu İslam dışı olaylar asla ve asla yaşanmayacaktır. Benim nezdimde Kur'an-ı Kerim'in ahlakını temel almalıyız. İstiklal Şairi Akif ne de güzel demiş:

"İnmemiştir hele Kur'an bunu hakkıyla bilin
Ne teze mezara okunmak, ne fal bakmak için
İnmemiştir hele Kur'an bunu hakkıyla bilin
Ne duvarlara asılmak, ne el sürülmemek için

Yüce kitabımızı sadece mezarlarda okunun bir kitapmış gibi algıladığımız için, el sürülmesi yasak duvardaki bir süs gibi algıladığımız için . Kur'an-ı Kerim'in ahlakını da duvara astık bir süs gibi.

Ne zamanki Kur'an-ı Kerim'in bu dünyada ve ahirette mutluluğun formülünün yazılı olduğu kitap olduğunu anladık işte o zaman kurtuluşa ermişiz demektir. Ne zamanki . Kur'an-ı Kerim'in iç manasını, ne anlatmak istediğini anladık ve hayatımıza uyguladık işte o zaman kurtuluşa ermişiz demektir..